Ali İsmail’in davasının başka ile alınacağını herkes biliyordu.
Gerekçede “kamu güvenliğinin sağlanmasında zorluklar yaşanabileceği’” vurgulanıyor.
Bu gerekçeyi düşünürken Eskişehir’in ‘güvenli bir il’ olduğu gerekçesiyle birkaç dava; örneğin, Mardin’de meydana gelen polislerin bir baba ve çocuğun öldürülmesi ile ilgili davanın duruşması burada görüldüğünü anımsadım.
Şimdi; size soruyorum.
Özellikle İçişleri Bakanına, AKP’li Eskişehir milletvekillerine…
Çok kısa süre öncesine kadar ‘güvenilir bir kent’ olan Eskişehir nasıl olur da ‘kamu güvenliğinin sağlanmasında zorluklar yaşanabilecek bir kent’ haline geldi.
Böyle bir kent haline geldiyse başta bunun sorumlusu Eskişehir Valisi değil midir?
Bunun hesabını soracak mısınız, sayın milletvekilleri…
Bu gerekçe; Valililik, Emniyet ve Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan alınan bilgi sonrası oluşturulan ‘güvenlik’ raporu sonrası oluşturuldu.
Emek ve Demokrasi Güçleri günlerdir yaptıkları açıklamalarla bu konuya dikkat çekerek davanın başka ile gönderilmesine karşı çıkmıştı.
Böyle bir gerekçe gösterilip davanın başka ile gönderilmesini istemediler.
Bana göre en büyük gerekçe; Ali İsmail Korkmaz’ı Eskişehirliler sahip çıktı.
Aslında Eskişehir’deki “Ali İsmail’ler”den korkuyorlar.
Sitemizin yani Es Gazetesi’nin davanın Kayseri’ye alınması ile ilgili haberi verdiği başlık aslında bir çok şeyi anlatıyor.
“Korktular!”
Gerekçeye inanan insan sayısı ne kadar olur bilemem ama; gerçek niyetin neden olduğunu Eskişehirliler iyi hissediyordur.
Eskişehirliler deyince birkaç gün önce Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adayı eski Vali Kadir Çalışıcı ile sohbet etmiştik. Yakında bu söyleşi sitemizde yayınlanacak.
Eskişehir eski Valisi Kadir Çalışı; söyleşinin bir yerinde Eskişehirlilerle ilgili bir tümcesi vardı.
“Eskişehir halkını ahmak yerine koymasınlar. Eskişehir halkı ahmağın kim olduğunu bilir. Eskişehir halkı kimin ne yaptığı iyi bilir. Suni davranışlarda olanı da bilir. “
Velhasıl, bir Ali İsmail Korkmaz öldürüldü, onbinlerce Ali İsmail oldu…
Korkulmayacak gibi değil mi?
Biliyorsunuz, katiller cezalandırılıncaya kadar benim diğer ismim Ali İsmail’dir.
****** ******
BİR FIKRA
İyi Adamdan Kim Korkar
Diyojen, İskender’in sarayına gelir. İskender’i görünce ayağa kalkmak şöyle dursun, yerinden dahi kımıldamayarak herkesi hayretler içinde bırakır. İskender buna şaşırarak:
- Sen benim kim olduğumu biliyor musun, der.
Bir cevap alamayınca daha da sinirlenerek:
- Peki sen hiç korkmuyor musun? Bu ne cüret? Diye bağırır.
Diyojen omuzlarını silkerek sakince sorar:
- Sen iyi bir adam mısın, yoksa kötü bir adam mı?
İskender cevap verir:
- Elbette iyi adamım.
Diyojen bu cevaba karşılık:
- Peki iyi adamlardan kim korkar ki ben de senden korkayım, der ve zekice verilmiş bu cevabı İskender tarafından ödüllendirilir.