Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, Alpu Ovası’nda kömürlü termik santral için yapılan sondaj çalışmalarını meclis gündemine taşıyarak Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’na verdiği yazılı soru önergesine yanıt geldiğini belirterek “Bakanlık verdiği yazılı cevap ile sondaj çalışmalarının ardında yatan gerçeği itiraf etti” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimler öncesi, Eskişehir mitinginde, üstüne basarak dile getirdiği “Alpu Ovası SİT alanı olarak koruma altında. Vatandaşımızın istemediği hiçbir şeyi yapmayacağız” sözleri sonrası başlayan sondaj çalışmalarını yerinde tespit ederek ülke gündemine taşıyan Dr. Jale Nur Süllü, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e kömür arama sondajlarının ne amaçla yapıldığını sorduğu soru önergesine gelen yazılı cevabın, Eskişehir adına termik santral tehlikesinin geçmediğinin bir kanıtı olduğunu söyledi.
Vatandaşların arazilerinde özensiz bir biçimde, her yeri delik deşik ederek atıklarını çevreyi kirletecek şekilde bırakarak ve dere yataklarına dökerek yapılan sondaj çalışmalarının amacının, Eskişehirlilerden sır gibi saklanmaya çalışıldığını belirten Süllü, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı’nın cevabı ile gerçeğin ortaya çıktığını söyledi.
Süllü, “Bakanın, Eskişehir Alpu Linyit Havzası’nda 2008-2014 yılları arasında yapılan sondajlı etüt çalışmasını geliştirmek için, yeni sondaj çalışmalarına başlandığını, çalışmaların, uluslararası standartlarda kaynak ve ön fizibilite raporunun hazırlanması ve kömür rezervinin belirlenebilmesi amacıyla yapıldığını- tarafıma yazılı olarak bildiren bu cevabı, açıkça yeni ÇED raporu hazırlayarak termik santral projesini yatırımcı için daha cazip hale getirme çalışması olduğunun itirafıdır’ diyerek ekledi:
“Bakanlık termik santral süreci için hazırlık yapıyoruz demekten çekinse de sondajlar ile yapılan hazırlığın arkasındaki gerçeği bu cevap ile Eskişehirlilerden gizleyememiştir. Eskişehirliler olarak, güçlü bir şekilde verdiğimiz mücadeleye ve termik santral konusunda direnmeye, ihaleler değil, projenin tamamen iptal edildiği resmi olarak açıklanana kadar devam edeceğiz. Sivil toplum kuruluşlarımızla, belediyelerimizle, siyasi partilerimizle ve ‘Eskişehir Kıymetlidir’ diyen hemşerilerimizle tarım arazilerimizi, çevremizi, yaşam hakkımızı savunmaya devam edeceğiz” dedi.