Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile birlikte “Yoksulluk Sarmalında Temel Haklara Erişim” panelini Haller Gençlik Merkezi’nde düzenledi. Panele katılan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce,yoksullukla mücadelede dayanışmanın önemine dikkat çekerek, “Belediye başkanı olduğum sürece, kimsenin yatağına aç girmemesi için çalışacağım” dedi.
Panelin moderatörlüğünü, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Eskişehir Şube Başkanı Sevgi Akmen üstlendi. Konuşmacılar arasında Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin yanı sıra, Derin Yoksulluk Ağı Kurucusu Hacer Foggo da yer aldı. Panelde, yoksullukla mücadele ve temel haklara erişimin güçlendirilmesine dair önemli mesajlar paylaşıldı.
Panelde konuşan Başkan Ünlüce, yoksulluğun yalnızca maddi bir eksiklik değil, temel haklara erişim sorunu olduğunun altını çizdi. Ünlüce, “Türkiye’de derin yoksulluk, evlerde, pazarlarda ve mahallelerde giderek daha belirgin hale geliyor. Açlık sınırının altında yaşayan insanların sayısı artarken, yoksulluk sadece beslenme değil, barınma, adalet ve eşitlik gibi haklara ulaşamamayı da kapsıyor.” dedi.
Başkan Ünlüce, belediyenin sosyal yardım projelerini de anlattı. “Es Çocuk Evimiz’de, cezaevinde ailesi bulunan çocuklarımıza ücretsiz kreş hizmeti sağlıyoruz. Aşevimiz, 1990’lardan beri binlerce vatandaşa sıcak yemek ulaştırıyor. Kendi ektiğimiz ürünlerden elde ettiğimiz zeytinyağını ihtiyaç sahipleriyle paylaşıyoruz.” dedi. Ayrıca kent lokantaları, sosyal kartlar, engelli vatandaşlarımız için avantaj taksi, evde bakım hizmetleri ve kırtasiye yardımları gibi projelerle yoksullukla mücadele ettiklerini vurguladı.
Sosyal belediyeciliğin önemine dikkat çeken Ünlüce, “Elbette yoksullukla mücadele edeceğiz, ancak belediyeler tek başına bu yükü taşıyamaz. Hükümetin topyekün bir mücadele planı oluşturması gerekiyor. Şehirlerimizin de altyapıdan yeşil alanlara kadar birçok ihtiyacı var. Eğer bu dengeleri sağlamazsak, sosyal yardımlarla yoksulluğu azaltmaya çalışırken yaşanması zor şehirlerle karşılaşırız.” dedi.
Hacer Foggo, 20 yılı aşkın bir süredir kent yoksulluğu ile ilgilendiğini ve böyle bir dönemi daha önce hiç görmediğini belirterek, yoksulluğun tanımının değiştiğine dikkat çekti. Foggo, “Burada salonda dinleyici olarak oturanların %90’ı bile yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Yoksulluğun tanımı değişti; çalıştığınız halde yoksullaştınız, emeklisiniz yoksulsunuz, çalışıyorsunuz yoksulsunuz. Eskiden beyaz yakalılara yoksul demiyorduk, ama şu anda beyaz yakalılar da yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Eskişehir’de dahil olmak üzere Türkiye’nin birçok kentinde asgari ücretle kira hemen hemen aynı fiyat. Bu derece bir yoksullukta herkes hayatını borçlarla idame ettirmeye çalışıyor. Bu durumdan en çok çocuklar etkileniyor ve bu etki anne karnında başlıyor.” diyerek, yetersiz beslenme ve eşitsizliğe dikkat çekti.
Foggo, son olarak iktidarın yoksulluk politikalarını eleştirerek, şunları söyledi:
“Maalesef iktidarın yoksulluk politikası yok, tam tersine o kemer sıkan politikalarıyla bu yoksulluğu çoğaltan bir politikası var.”
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Eskişehir Şube Başkanı Sevgi Akmen, yoksulluğun artık sadece ekonomik bir kavram olmaktan çıktığını ve birçok mağduriyeti beraberinde getirdiğini vurguladı. “Artık yoksulluğu tanımlamakta da güçlük çekiyoruz. 3 tane kamu üniversitesi olan kentte her yıl binin üzerinde burs başvurusu alıyoruz. Başvurularımızda anne ve baba gelir belgesi istiyoruz ve bu başvuruların %50’den fazlasında ailelerin hiçbir geliri olmadığını görüyoruz. Bugün 12.500 TL’lik emekli maaşı ya da asgari ücret, başvuran öğrenciler arasında çok yüksek bir gelir seviyesi olarak kalıyor. Öyle hikayelere tanık oluyoruz ki beni en çok etkileyenlerden biri, yazın inşaatlarda çalışan bir mühendislik fakültesi öğrencisinin bursumuzla ailesine para göndererek kapanan elektriklerini açtırmasıydı.” dedi.