Anahtar Parti, İYİ Parti'nin alternatifi değil Anahtar Parti, İYİ Parti'nin alternatifi değil



İtirazlara rağmen müzakere edilmeden gündemden düşürülmesine tepki gösteren Yalaz, “Türk Milleti, vatanını tehlikede gördüğü her an elbette direnç gösterecektir. Ancak çekincemiz, ülkeyi yöneten saray iktidarının bir kez daha "Allah da milletim de beni affetsin" diyecek duruma düşmesidir. Aziz Milletimiz bilmelidir ki, Cumhuriyet Halk Partisi, "terörle mücadele" adı altında, yabancı askerlere vatanımızın kaplarını açan maddeye itiraz etmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin, ‘yabancı silahlı kuvvetleri Türkiye'de bulunması’ ifadesini kabul etmesi mümkün değildir. Çünkü, yabancı asker demek, işgal demektir.” açıklamasında bulundu.  
Devletimizin ordusu yok mu?
Cumhuriyet Halk Partisi’nin teröre karşı verilecek her tür mücadeleyi destekleyeceğinin altını çizen Yalaz, tezkerede yer alan maddelere ilişkin konuştu. Yalaz, “Söz konusu tezkere, yabancı askerlerin Türkiye'de bulunmasının, yabancı asker postallarının kutsal vatan toprağımızı çiğnemesinin önünü açmaktadır. Saray iktidarına sormak isteriz: Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ordusu yok mudur? Askerimiz, polisimiz, korucumuz ne için mücadele etmektedir? Söz konusu yabancı askerler kimlerdir ve ordumuzun veremediği hangi mücadeleyi verecektir?” şeklinde tepki gösterdi. 
Milletimizin vicdanına havale ediyoruz
Milliyetçi Hareket Partisi’nin yabancı askerlere Türk topraklarının kapısının açılmasına CHP itiraz edene kadar sessiz kalmasına da değinen Yalaz, "Türkiye'ye gayrimeşru yabancı postalların ayak basması diye bir şey yoktur, şayet olursa verilecek sadece bir conimiz vardır" diye, hamasetten öteye gitmeyen bir açıklama yapılmıştır. Sizin için "meşru-gayrimeşru yabancı asker" ayrımı olabilir. Ama vatan toprağını namus bilen bizler için, böyle bir aynım yoktur, olmayacaktır. Büyük Önder Atatürk'ün ifadesiyle, ‘Zaferleri ve geçmişi, insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber uygarlık nurlarını taşıyan kahraman Türk Ordusu'ndan umudu kesip, yabancı askerlere bel bağlayan Saray ve Şürekâsının, aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz.” dedi.