Tepebaşı Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası Eskişehir Temsilciliği iş birliğinde Epik Tiyatro ve Bertolt Brecht Atölyesi gerçekleştirildi.
Tepebaşı Belediyesi, sanat etkinlikleri ile kent sakinlerini ağırlamaya devam ediyor.
Bu kapsamda Tepebaşı Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası Eskişehir Temsilciliği iş birliğinde Epik Tiyatro ve Bertolt Brecht Atölyesi düzenlendi. Özdilek Sanat Merkezi’nde gerçekleşen atölyeye CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Tepebaşı Belediyesi Meclis Üyeleri ve çok sayıda sanatsever katıldı.
“Başvurduğumuz kaynaklardan biri”
‘Brecht’in Tiyatro Fikri’ konulu sunumunu gerçekleştiren Doç. Dr. Süreyya Karacabey, Brecht’in günümüzde çok fazla oyunlarını izlemediğimiz, çok karşımıza çıkmayan, dünyada da popülerliğini yitirmiş gibi görünen bir yazar ve yönetmen olduğunu söyledi. Karacabey, “Brecht her şeyden önce hem kendi yaşadığı dönemin tiyatrodaki hareketliliğiyle birlikte davranan bir isim. Bu anlamda tarihsel avangartlar denilen o dönemin atılımlarıyla, uygulamalarıyla paralellikler gösteren özelliklere sahip. Ama aynı zamanda da politik tiyatronun imkânları konusunda çok tutarlı ve uzun süre sistemli sorular sorduğu için bugün hala bir ‘Politik tiyatro nasıl olmalı?’ diye soru sorduğumuzda başvurduğumuz kaynaklardan biridir” ifadelerini kullandı.
Atölye gerçekleştirildi
Etkinliğin ‘Epik Tiyatro Atölyesi’ bölümünde ise yazar ve yönetmen Erkal Umut, Epik Tiyatro’da yabancılaştırma, tarihselleştirme ve gestus kavramlarını ele aldı. Epik Tiyatro’nun toplumsal yaşamı ele alışındaki sahne ve seyirci arasında kurulan ilişki üzerinden ele alınan bu kavramlardan Brecht’in açıklamalarına geniş yer verilerek söz edildi. Özellikle yabancılaştırmanın toplumsal yaşayış ve ilişkileri yansıtmak, seyircide eleştirel ve nesnel bir tutum oluşturmak bakımından salt teknik bir uygulama ile sınırlı olmadığına, sahnedeki öykünün toplumsal nitelikleri üzerinden görünür kılınmasına yönelik bir çalışma olduğuna dair örnek sahneler, atölye çalışmasında yer aldı.
Katılımcılarla değerlendirildi
Atölye kapsamında Epik Tiyatro’da yabancılaştırmaya yönelik uygulama örnekleri de sergilendi. Bertolt Brecht’in yazdığı ve 1950’li yıllarda yönettiği “Cesaret Ana ve Çocukları” adlı oyunundan ve Erkal Umut’un yazdığı ve sahneye koyduğu “Galileo’nun Korkunç Düşünceleri” adlı oyununun bazı sahneleri Eskişehir Halk Sahnesi oyuncusu Latif Tiftikçi tarafından farklı oyunculuk tutumları ile sergilendi. Sahnelenen bölümler üzerine katılımcılarla beraber yabancılaştırma, özdeşleşme üzerine değerlendirme ve tartışmalar yapıldı.
“Brecht’in şarkılarını söylemeye devam edeceğiz”
Etkinliğin son bölümünde ise Geniş Merdiven Orkestra kurucusu müzisyen Barış Yıldırım tarafından ‘Epik Tiyatro’da Müzik-Brecht Oyunlarında Şarkılar’ atölyesi gerçekleştirildi. Yıldırım, Brecht müziği üzerine yaptığı sunumda, Brecht'in gestus müziği anlayışından ve bunun epik-diyalektik tiyatro ile ilgili boyutundan örneklerle bahsetti. Yıldırım, kendisinin yanı sıra Hans Eisler, Sarper Özsan, Hüseyin Türkoğlu, Tahsin İncirci ve Nedim Yıldız’ın bestelerinden örnekler yorumladı. Yıldırım ayrıca Brecht’in Önlem (Die Maßnahme) oyunu için hazırladığı şarkıları, oyundaki sahneleri de aktararak seslendirdi. Yıldırım, son olarak, Brecht’in ve onun Türkiye’deki en önemli temsilcilerinden Vasıf Öngören’in şiirlerini birleştirerek bestelediği ‘Sırma Kaftan Giyenler’ şarkısını Cumartesi Anneleri’nin 1000. gününe ithaf etti ve “Aç kalanlar aç kalmasın, et satanlar et satmaya devam etmesin diye Brecht’in şarkılarını söylemeye devam edeceğiz” dedi.