İçinde bulunduğumuz hafta millet olarak gururu, şan ve şerefi tüm hissiyatımızla yaşadığımız bir zaman dilimi.
Hangi Türk oğluna sorarsanız sorun Çanakkale dediniz mi en detayına kadar en hassas duygusuyla , Türk Ordusu’nun Çanakkale’de vermiş olduğu bu büyük mücadeleyi; sadece dünya tarihi üzerinde oluşturduğu büyük etkiyle değil, Türk savaş sanatının uygulanış tarzı ve başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, kanlı mücadelede ön plana çıkardığı kahramanlarımız, askeri dehaları, Türk askerinin doğasında bulunan insani değerlerin savaş sahasında tezahürü cihetiyle de dünya savaş tarihinde örneği bulunmayan özel bir savaş olduğunu anlatacaktır.
Bizde 18 mart 1915 senesinde imanın imkanı yendiği 35 km bir kıyı şeridini vermemek için 252 bin şehidin verildiği, bir neslin Çanakkale’nin mümtaz topraklarına sıradağlar gibi düştüğü şeref yılımızı 106. yılında bir kez daha, Büyük Türk milletine armağan eden, tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle yad ederek anacağız.
27/06/2002 tarihinde kabul edilen 4768 sayılı kanunla 18 mart günü şehitler günü, 19 eylül tarihide Gaziler günü olarak kutlanmaktadır.
Bu kanunla,vatan evladı şehitlerimiz daha büyük bir itimam ile yad edilmekte, emanetlerine sahip çıkılmaktadır.
Bu duyguyla faaliyetlerimi çatısı altında sürdürmekten gurur duyduğum Eskişehir kent kültür eğitim sosyal yardımlaşma ve dayanışma derneği Eskent sıralı alan faaliyetlerinden olan başlangıçta Çanakkale’den Cudi’ye fotoğraf ve belge etkinliğimizi Eskişehir’in değişik pek çok noktalarında her 18 mart sürecinde yapmış, hemşehrilerimizle buluşturmuş bulunmaktayız.
2018 yılından itibaren de çalışmamızı “Bir destandır Çanakkale ve Eskişehir’in şehit evlatları atalarının izinde” ismiyle güncelleyip, içeriğini değiştirip faaliyeti gerçekleştirmekteyiz.
(Geçtiğimiz iki yıl sürecinde maalesef salgın sebebiyle bu etkinliğimizde aralanmıştır.)
Şimdi nasipse, 19 mart cumartesi günü Hamamyolu yediler girişinde her zaman etkinliklerimizi yaptığımız alanda güncellenmiş içerik ve belgelerle Eskişehirli hemşehrilerimiz ve misafirlerimizin ziyaretine açacağız.
Bu çalışmamızın altyapısını hazırlarken, Şair Fuzuli caddesinden her geçişte uğradığımız çok samimi kendi kapımız gibi bildiğimiz Eskişehir harp malülü gaziler ve şehit aileleri derneğinden bilgi, belge ve görsel desteğini büyük oranda aldık ; bu konudaki destekleri için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Derneği kendimize öylesinde bir aile kapısı belledik ki orada olmak ve onların sıcak çaylarını içmek devamında istişarelerde bulunmanın keyfini hiçbir şeyle değişmeyiz.
Buradan öncelikle bizzat tanıdığım önceki başkan ve yöneticilerimizi saygıyla selamlıyorum.
İmdat Özkan başkana rahmet, Ahmet Özaydın başkanıma sağlık, hürmet, Hacı Şahin başkana selam ediyorum.
Son başkanımız Sevinç Uluçeşme hanımefendiden de özellikle bahsetmek istiyorum.
Sevinç Başkanım, derneğimize öyle bir hava getirmiş ki anlatılmaz, ancak gözlemlenebilir.
Empatik destekte bulunarak şehit ailesi ve gazilerle ve onların sorunlarıyla ilgilenen derdiyle dertlenilmeye en muhtaç olanların yanında yer alarak gün içinde dernek binasında. kanayan yüreklere, dinmeyen özlemlere bir anlamda elbirliği yaparak merhem olmaya çalışması ve tüm ekibinin ailelerin iletişim numaraları telefonda kayıtlı olarak, adreslerini de hafızasında yeralarak, şehitlerimizin şehadet günleri hiçbir şekilde atlanmayacak şekilde kabir ve aileleri ziyaret edilmesini taktire şayan olup başkanımızı ve ekibini kutlar ve çalışmalarında kolaylıklar diliyorum.
Tabi ki bu güzellikler yanı sıra aksaklıkları da görmezden gelemiyoruz.
Malumu üzere, mülkiyeti derneğe ait olan Şair Fuzuli caddesi 26 numaradaki bina eski bir yapı ve en büyük dezavantajı ikinci katta olması, asansör olmaması yani derneğe üye gazilerimiz özellikle tekerlekli sandalye kullanan gazilerimizin maalesef üyesi oldukları dernek binasına çıkamamaları….
Bu sebeptendir ki, dernek binasıyla ilgili alınan kararla kentsel dönüşüm dahilinde yenilenmesi ve ihtiyaçları karşılayacak işlevli bir bina şehit ailelerimizin ve gazilerimizin hizmetinde olacakdır.
Bu süreçte hizmetler ile ilgili programları kesintisiz uygulamak hem de oluşan atmosferin dağılmaması için elzem olan bir yer ihtiyacı acil hasıl olmuştur.
Dernek yönetiminin birkaç resmi binaya talip olduklarını ancak ya cevap verilmediği ya da bahse konu yerlerin başka maksatlarla kullanılacağı kendilerine bildirildiğini duydum..
Şimdi ben buradan çok iyi bildiğim ve derneğinde taliplisi olduğu yerleri yazarım ve kapılarında asılan tabeleların göstermelik olduğunu ispatlarım ancak her zaman düstürum kurumların bizlerin olduğu düşüncesidir.
Bu taleplere mazeret üreten idarecileri öncelikle kendi vicdanlarına havale ediyorum.
Canlarını, ömürlerini, uzuvlarını bu vatana vermiş gazi ve şehit aileleri derneği bir yer talep ettiğinde projemiz var şunun için kullanacğız, bunun için kullanacağız denilmesi sizce vicdani bir durummu…
Ben diyorum ki geçin beyler bunları…
Buradan yazıyorum bu iş kısa sürede çözülmeli…
Durumun hassasiyetinden dolayı detaya girmekten hicap duyarım.
(Yoksa bir sonraki yazıda hangi derneğe hangi kuruluşa kimler nereleri vermiş, ya da kullanılacak diye senelerdir boş tutulan yerleri çok güzel listeleyerek yazarım.)
Ben konuyu takipteyim; diyerek bu anlamda noktalıyorum.
Buradan sevgili hemşehrilerimize de sesleniyorum.
Bizlere emanet şehit aileleri derneğimize mutlaka bir uğrayıp, bir merhaba demenizi tavsiye ederim.
O dernekte içilecek o mükemmel lezzetli çayı hiçbir yerde bulamazsınız.
Diyerek konuyu bu aşamada bağlamak istiyorum.
“Şehit nurlanmış. Gazi onurlanmış neferdir” diyorum.
Yazıma son verirken bir kez daha Büyük Türk Milletinin Çanakkale’de kazandığı zaferi ve o zaferi getiren ruhun yinelenmesi temenimi sizlere iletiyorum.
Tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi yad ediyor, hatıralarının baki olduğunu beyan ediyorum.
Çanakkale geçilmez, Türk Yenilmez.
Yazılarımı merakla bekleyen daima beni teşvik ediciliği, mükemmel eleştirmenliği ve danışmanlığıyla Sevgili kardeşim Hüseyin Ufuk un 18 Mart tarihinde kutlayacağı kırkıncı yaşını ve devam ömründe sağlık, bereket dileklerimi vasıtayla iletmek istiyorum.
Cümlenizi saygı ve sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.
Eskişehir’de, Çanakkale ruhuyla Eskişehirli kalın.