Sağlık Haberleri

Eskişehirli öğrenciler sığırkuyruğu bitkisi ile kanserli hücreyi iyileştirdi

Loading...

Abone Ol

Eskişehir Şehit Mehmet Şengül Fen Lisesinde danışman öğretmen Halime Avcı Bölek koordinesinde çalışan öğrenciler Arda Çelik, Zehra Alsaran ve Zehra Duymaz, Buca Belediyesinin bilim üssü Buca Bilim ve Sanat Merkezi (BSM) tarafından bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen Buca IMSEF (International Music, Science, Energy, Engineering Fair) Uluslararası Bilim ve Sanat Yarışması’na katıldı. Ekip, sığırkuyruğu bitkisinin kök, gövde ve çiçeklerini işleyerek pankreas kanserli hücreye enjekte etti. Daha sonra hücreyi gözlemleyen proje ekibi, gözle görülür iyileşmeyi fark etti. Diğer kanser ilaçlarının aksine kanserli hücreyi iyi ederken sağlıklı hücreye de zarar vermeyen proje için ekip, Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden laboratuvar desteği aldı. 12 ülkeden katılımın olduğu yarışmada biyoloji alanında projelerini sunan Eskişehirli ekip birinci olarak altın madalya kazandı. Birinci olan ekip İngiltere, İran ve Türkiye’de düzenlenecek yarışmalardan davet alarak ülkeyi temsil edecek. Öğrencilerin davet aldıkları yarışmalara gidebilmeleri için sponsor desteğine ihtiyacı var.

“Çok anlamlı değerler bulduk”

Eskişehir Tepebaşı Şehit Mehmet Şengül Fen Lisesi’nde kimya öğretmeni olan Halime Avcı Bölek, proje ve süreç hakkında, “Öncelikle öğrencilerimle bu projeyi Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) yarışması için hazırlanmıştır ve katılmıştık. Ardından orada da bir başarıyı bölge üçüncüsü olduk. Ama bu projeyi biraz daha geliştirerek uluslararası bir yarışmaya katıldık. Orada da altın madalya almayı hak ettik. Projemizden şöyle kısaca bahsedecek olursam; Yani aslında sığırkuyruğu diye bilinen yol kenarlarında çok olan bir bitki. Bu bitkinin belli kısımlarını aldık. Kök, gövde işte yaprak ve çiçek kısımlarını aldık aslında, sonra bunları ekstre ettik. Ardından pankreas kanserli hücre ve sağlıklı hücreye enjekte ettik. Yaptığımız testler ve analizler sonucunda özellikle çiçek kısmının çok etkili olduğunu gördük. Şimdi kanser ilaçlarının en büyük özelliklerinden bir tanesi kanserli hücreleri öldürürken aynı zamanda sağlıklı hücre de çok zarar vermesi. Fakat bizim özellikle çiçek hücresi bu anlamda ciddi anlamda ayırt edicilik gösterdi. Bununla ilgili hesaplamaları da yaptık, istatistiksel olarak. Ve çok anlamlı değerler bulduk. Yani sağlıklı hücreye zarar vermeden pankreas kanseri üzerinde ciddi anlamda öldürücü bir güce sahip olduğunu bulduk. Anadolu Üniversitesi’nden de çok güzel destekler aldık. Ayrıca Eczacılık Fakültesi’ne teşekkür etmek istiyorum. Bize gerçekten laboratuvarlarını açmasalardı, hani biz bu projeyi yapamazdık. Daha sonra İzmir’deki uluslararası bir programa başvurduk. 27 ülke başvurdu bunlardan 12 ülke seçildi. Çocuklar 3 gün boyunca İzmir’de bu etkinliğe katıldılar. Son gününde bir ödül töreni oldu ve biz altın madalya aldığımızı öğrendik” ifadelerini kullandı.

“Sponsor arayışımız da var”

Londra’da ve İran’da yapılacak yarışmalara davet aldıklarını belirten Halime Avcı Bölek maliyetlerden dolayı yarışmalara gitme ihtilallerinin az olduğunu ifade etti. Sponsor desteği ile yarışmaya katılabileceklerini belirten Bölek, şöyle devam etti:

“Londra’da ve İran’da daha sonra temmuz ayında yapılacak olan hem yarışma hem kongre gibi bir organizasyona davet edildik. Aslında bu noktada birazcık bir sponsor arayışımız da var. Çocukların buraya gidebilmesi için ciddi maliyetler var. Sponsor bulabilirsek çok mutlu olurum. Öğrencilerimin o atmosveri yaşayarak görmemesini isterim. Bunu burada destek verebilecek sponsorlar olursa çok sevinirim. Bu bir ön çalışma bunun ilaçlaştırma sürecini devam ettirmek istiyoruz aslında biz. Çünkü lise boyutunda bir proje olduğu için hayvan deneyleri ya da insan deneyleri konusunda izin almamız çok mümkün olmuyor. Ama eğer bu projeyi geliştirip, hani yurtdışında da sunup destek bulursam, bunu ilaçlaştırma aşaması devam ettirmek istiyoruz."

Eskişehir Tepebaşı Şehit Mehmet Şengül Fen Lisesi’nde öğrenim gören Zehra Duymaz ise aldıkları altın madalya ve proje hakkında, “İlk başta biz absorbe özelliğine baktık sığırkuyruğunun ve çok iyi ağır metal absorbe ettiğini gördük işte. Bu bitkiyi araştırırken de sonradan kansere antikanserojen etkilere sahip olduğunu gördük. Buna bağlı olarak da buradan şeyler bulabilir miyiz diye bakarken, pankreas kanserine ait bir çalışma yapılmadığını gördük ve bu alana biraz daha yöneldik. Öncelikle kariyer seçimlerini sorgulamaya başladım. Hani biyokimya ya da farmakoloji alanındaki içsel şeyleri gördüğüm için onlar da gayet hoşuma gittiği için belki bu alanda kariyer seçebilirim diye düşündüm ve hani böyle bir birincilik almış olmak da beni hani bu alanda başarılı olabileceğini düşüncesine de itti biraz. Hani grup çalışması yapmayı da öğrendim, makale okumayı işte bilimsel araştırma yapmayı, laboratuvarda nasıl giyinmem, nasıl hareket etmem gerektiğini birçok bilimsel şey öğrenmiş oldum ve çok büyük katkı sağladı bana” dedi.