Eskişehir-Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mehmet Kızılinler, bilinmeyen hayvanlarla temas konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirterek, günümüzde yaşanan birçok hastalığın kökeninin, hayvansal hastalıklara dayandığını vurguladı.
Hayvanların yaşadıkları çevre ve besleme şekilleri gibi faktörler sonucunda ortaya çıkan bakteriyel hastalıklar, insanlara farklı şekillerde bulaşabiliyor. Sokak, evcil ve çiftlik hayvanları, yaşam alanları ve beslenme şekilleri gibi unsurlara bağlı olarak çeşitli hastalıklara yakalanabiliyor. Bakteriyel olarak ortaya çıkan bu hastalıklar, insanlara da bulaşıp hayati tehlikelere yol açıyor. Özellikle sokak ve evcil hayvanlarla yakın temas sonucunda insanlara bulaşan bu hastalıklar, çiftlik hayvanlarından et ve süt tüketimi sonucunda ortaya çıkabiliyor.
Mehmet Kızılinler: “Bugün insanlarda meydana gelen hastalıkların yüzde 80’i hayvansal kökenlidir”
Çiftlik, sokak ve evcil hayvanlardan farklı hastalıklar bulaşabileceğini belirten Eskişehir-Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mehmet Kızılinler, bilinmeyen hayvanlarla temas konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Günümüzde yaşanan birçok hastalığın kökeninin, hayvansal hastalıklara dayandığını vurgulayan Veteriner Hekim Mehmet Kızılinler, “Bugün insanlarda meydana gelen hastalıkların yüzde 80’i hayvansal hastalıklardır. Çok ciddi şekilde gündemimizde yer alan ‘Covid-19’ enfeksiyonu, yine geçmiş yıllarda ‘Sars’ ve ‘Mers’ olmak üzere iki ciddi hastalık, ‘domuz’ ve ‘kuş’ gribi gibi hastalıklarla karşılaştık ve karşılaşmaya da devam ediyoruz. Bu anlamda insanların çevrelerindeki hayvanlarla iletişimlerine dikkat etmeleri gerekiyor. Aşı durumlarıyla alakalı bilgi sahibi olmadıkları hayvanlara yaklaşımları konusunda daha kontrollü olmak gerekiyor. Hayvanların yedikleri yiyeceklere göre hastalıklar ortaya çıkabilir. Hayvanların bakışlarının ve vücut hareketlerinin canlı olması gerekiyor. Normalden saldırgan olunması veya ağızda salya bulunması da hastalık belirtilerindendir. Genel anlamda tüm hastalıklar, bu işin eğitimini almamış insanların tespit edemeyeceği şeyler de olabilir. Bu söylediklerimiz tüm hayvanlar hastalık yayıyor anlamına gelmiyor ama toplum içerisinde yaşıyorsak bunun da kuralları olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Tüketicilerin et aldıkları yerlere dikkat etmesi gerekiyor”
Et ve süt tüketimi hakkında tavsiyelerde bulunan Mehmet Kızılinler, şunları söyledi:
“Sosyal hayatta; sokak hayvanları, evcil hayvanlar veya üretimle iç içe olunan çiftlik hayvanlarıyla alakalı çok ciddi riskler bulunuyor. Özellikle Türkiye’de üretim sektöründe ‘tüberküloz’ ve ‘Brusella’ gibi iki tane çok önemli hastalık var. Üreten insanların bunlara çok dikkat etmeleri gerekiyor. Eskişehir’de mezbahaların bulunmamasından dolayı, Veteriner Hekimler Odası olarak yaklaşık yüzde 40 civarında etin, kaçak tüketildiğini düşünüyoruz. Bundan dolayı tüketicilerin de her iki hastalıkla alakalı et aldıkları yerlere dikkat etmesi gereken bir durum söz konusu oluyor. Çiftlik hayvanları açısından ele aldığımız zaman, tüketilen gıdalara da hastalık açısından dikkat edilmesi gerekiyor. Etlerin iyi bir şekilde pişirilmesi ve sütün de tamamen kaynatılarak içilmesi gerekiyor. Bunlar çiftlik hayvanlarıyla alakalı risk faktörleri. Hem üreticiler hem de tüketiciler dikkat etmek zorundadır.”
“Sokak ve evcil hayvanların düzenli bir şekilde aşılanması gerekiyor”
Sokak ve evcil hayvanlara düzenli bir şekilde aşı yapılması gerektiğini söyleyen Mehmet Kızılinler, özellikle sokak hayvanları konusunda belediyelerin tedbir alması gerektiğinin altını çizdi. Eskişehir’deki sokak hayvanları sayısının, kontrolsüz bir şekilde arttığını söyleyen Kızılinler, “Sokak hayvanları ve evcil hayvanlara baktığımız zaman, özellikle ‘Kist Hidatik’ dediğimiz bir rahatsızlık var. Ayrıca ‘Kuduz’ hastalığı da var. İnsanların evlerinde besledikleri kedi ve köpeklerini, 2,5 aylık zaman dilimlerinde rutin parazit uygulamalarını yaptırmaları gerekiyor. Kuduz aşılarının da yılda bir defa yapılması gerekiyor. Eskişehir’de sokak hayvanları bakımlarıyla alakalı Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımı olmadığını düşünüyoruz. Odunpazarı ve Tepebaşı ilçeleri dışında, hiçbir yerde kısırlaştırma merkezi bulunmuyor. Bu da sokakta yaşayan hayvanların sayısının gün geçtikçe kontrolsüz şekilde artmasına neden oluyor. Biz şu andaki rakamın Eskişehir sokaklarının taşıyabileceği kapasitenin üzerinde olduğunu düşünüyoruz. Çok ciddi bir güvenlik riski oluşturuyor. Sokak hayvanları için bir an önce kısırlaştırma ve rehabilite çalışmaları için yöneticilerin yatırım yapması gerekiyor. Bir diğer risk faktörünü de Kurban Bayramı oluşturuyor. Bayramda kesilen hayvanların sakatatları, bağırsakları ve dalakları çok iyi koşullarda imha edilemeyebiliyor. Ette hastalık varsa ve hayvanlar bunları tüketiyorsa risk faktörü katlanarak devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Hayvansal hastalıklar kolayca yayılıyor
Bunlar da ilginizi çekebilir