Konferansa Anayasa Mahkemesi Üyesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi Başkan Vekili Kenan Yaşar, Eskişehir Odunpazarı Kaymakamı Ömer Ulu, Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Aygün, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsa Tuncay, Eskişehir 1. Ağır Ceza Hakimi Tuğba Çelik, Eskişehir Barosu Çocuk Hakları İzleme Komisyon Başkanı Ayten Balaban, Eskişehir 4. Noteri Belkıs Akın ve Anadolu Üniversitesi Mali Hukuk Anabilim dalı Dr. Öğretim Üyesi Özge Mutlu başta olmak üzere çok sayıda öğrenci katılım gösterdi.

Dekan Aygün: “İyi hukuk eğitimi ile iyi hukukçular yetiştirmeye çalışıyoruz”

Anadolu, yatırımları geleceği şekillendiriyor Anadolu, yatırımları geleceği şekillendiriyor

Konferansın açılış konuşmasında yapılacak sunumlara değinen Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Aygün: “Hukuk Fakültelerinin hukukçu yetiştirme vazifesi var ama hukukçuların icra ettikleri meslekler bakımından hukukçulara özgülenmiş gibi görülen avukatlık, hakimlik, savcılık, noterlik gibi mesleklerin yanında bununla ilgili gerekli koşulları sağladıktan sonra diğer meslekleri de yapabilme kudretine sahip olabilirler. Hukuk alanında, hukukla ilgili mesleklerde kariyer nasıl yapılır, bu noktada kıymetli katılımcılarımız sabah ve öğleden sonra olmak üzere sunumlarını yapacaklar. Fakültemiz 1993 yılında kuruldu 1997 yılında ilk mezunlarını verdi şu ana kadar toplam 5874 mezunumuz olduğunu görmekteyiz. Mezunlarımızın yaklaşık yüzde 74’ü serbest avukatlık mesleğini ifa etmekteler. Geri kalan kısmı da diğer meslek alanlarında dağılmakta, bunlara ilişkin istatistik birimimiz çalışmalarını yürütüyor. Nasıl iyi bir hukuk eğitimi verilir alanına odaklanmış durumdayız. Bu alanda bazı çalışmalar yapılıyor, nasıl nitelikli hukukçu yetiştirebiliriz diyerek programlarımızı iyileştirmeye çalışacağız.” şeklinde konuştu.

AYM Üyesi Yaşar: “Mesleğiniz dışında deşarj olabileceğiniz alanlar bulun”

Anayasa Mahkemesinin (AYM) yapısından ve yapılan görevlere değinen AYM Üyesi ve Uyuşmazlık Mahkemesi Başkan Vekili Kenan Yaşar şu şekilde konuştu: “Hukuk, ekmeğinizi kazanacağınız bir alan, adaletin tesisi için uğraş alanınız olacaktır. Diğer taraftan da meslekten sıkıldığınızda veya mesleğin sorunlarından bunaldığınızda deşarj olabileceğiniz alanlar bulun. Kendi mesleğinizin dışında da yeteneklerinize göre edebiyat, spor, müzik gibi farklı alanlarda bir şeyler yapmaya çalışın ki mesleğin dışında bir nefes alabilesiniz. Anayasa Mahkemesi 1961 Anayasası ile birlikte kurulmuş ve bugüne kadar da görevleri genişletilerek devam etmiştir. 2017 Anayasa değişikliği ile 15 üyesi var. Bu 15 üyeden dört üye üst düzey yöneticiler, avukatlar, birinci sınıf hâkim-savcılar veya raportörler arasından, Cumhurbaşkanı tarafından direkt olarak atanabiliyor. Üç üye Yargıtay’dan, üç üye YÖK’ten öneri üzerine Yargıtay’da yapılan seçimler neticesinde Cumhurbaşkanına sunuluyor ve onlardan birini Cumhurbaşkanı seçmiş oluyor. YÖK yönetim kurulundan önerilen üç isimden biri, Danıştaydan iki kişi seçiliyor, o da aynı şekilde önerilmiş oluyor. Cumhurbaşkanı bunların içinden seçiyor. Sayıştay’dan iki kişi belirlenip meclis tarafından seçilmiş oluyor. Bir kişi de Baro Başkanları arasından seçiliyor.”

Odunpazarı Kaymakamı Ulu: “Kaymakamlık mesleği orkestra şefliği gibidir”

Eskişehir Odunpazarı Kaymakamı Ömer Ulu ise konuşmasında şunlara değindi: “Kaymakamlık mesleği orkestra şefliği gibidir. Her enstrümanı çalan ve işini iyi yapan birer daire amiri vardır. İlçe kaymakamları o orkestranın uyumlu çalması, herhangi bir kulak tırmalayıcı ses çıkmaması için orada var olmuş meslektir. Esas olarak kaymakamlar ilçenin güvenliğinden, esenliğinden sorumludur. Kaymakamlık halkın gönlüne dokunabildiğiniz hayatını değiştirebileceğiniz mesleklerden biridir. Göreve geldiğinde toplumun hayatını değiştirebilecek, etkileyebilecek, onların yüreklerine dokunabilecek bir yetki ve görevi vardır. Yönetici nasıl olmalı sorusu kaymakamlık mesleğini ilgilendiren sorulardan birisidir. Devleti yönetecek kişilere sade ve mütevazı hayat güzeldir öğretisi öğretilmeli. Gelecek kaygısı ile bugünümüzü feda etmiş bir neslin çocuklarıyız ve bizler hayatımızda bu anı atlıyoruz. Yönetici zarif olmalı ve özgürlüklerin önünü açmak yöneticilerin özelliklerinden olmalı. Devletimizin en önemli özelliklerinden biri de şudur; çok iyi yetişmiş bir bürokrat kadrosu var dolayısıyla bu kesim özgürlüğün değerini bilmeli ve onun önünü açmalıdır.”

Cumhuriyet Başsavcı Vekili Tuncay: “Savcılık devlet adına ceza davası açan kişidir”

Savcılık mesleği ve savcılık stajı hakkında bilgi veren Eskişehir Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsa Tuncay: “Savcılık devlet adına ceza davası açan kişidir. Suç haberi savcılığa ulaşmasına müteakip, savcılığa ihbar üzerine, şikâyet üzerine, kendiliğinden bizim suça müdahil olduğumuz alanlarda ulaşır ve asıl olan savcının kendisinin soruşturma yapmasıdır. Savcı sayımız yetersiz olduğu için soruşturmayı kolluk vasıtası ile yaparız. Savcının emrinde adli kolluk vardır, adli kolluk dediğimiz de büyük oranda emniyet, sonrasında jandarma, kısmen gümrük ya da orman muhafaza memurları, adli görevleri olan memurlar aracılığı ile yaparlar. Savcılık suç haberini aldıktan sonra delilleri toplayarak hakkında soruşturmayı neticelendirmek için bütün imkanlarını kullanır, eğer savcılık delilleri topladıktan sonra yeterli delil varsa kamu davası açar, delil yoksa takipsizlik kararı verir bunun somuncunda mahkemeye dava açıldıktan sonra Savcı, iddia makamı olarak mahkemede hazır bulunur. Savcılık bütün soruşturma işlemlerini kolluk aracılığıyla yapar. Savcılık mesleği Adalet Bakanlığı tarafından açılan sınavla başlanılan bir meslek. Savcılık stajı yeni uygulama ile üç yıla çıkarıldı. Hâkim ve savcı sınavı aynı, sınav ve sınava girdikten sonra adalet akademisinde hâkim ve savcılara ortak verilen eğitim sorasında tercih haklarının kadro durumunun müsaitlik durumuna göre, isteyen kendi mesleğini yapabiliyor.”  

1.Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Çelik: “Ağır Ceza Mahkemesi nitelikli bir mahkemedir”

Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Tuğba Çelik ise konferansındaki konuşmasında şunlara değindi: “Ağır Ceza Mahkemesi bir başkan ve iki üye şeklinde duruşmalara çıkıyor, bazen yedek üyeler de olabiliyor. Başkanımız duruşmaları yönetiyor diğer iki üye de hem duruşmada bulunuyor hem de her üyenin oy hakkı var. Ağır Ceza Mahkemesi nitelikli bir mahkeme olduğu ve belli bir seviye üzerinde suçlara baktığı için üç hâkimin bulunması çok önemli. Ayrıca herkesin oyları eşit. Önümüze gelen dosyada farklı düşüncelere sahip olabiliyoruz çünkü hepimiz ayrı ve bağımsız olarak hakimlik görevini yapıyoruz. Bununla ilgili de kıdemsiz üyeden başlayarak herkes oyunu açıklamaya başlıyor, gelen davada başkanın görüşümüzü aldıktan sonra diğer üyeye dönüyor ancak uyuşmazlık olursa iki üyenin verdiği karar oy çokluğu ile çıkıyor. Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı (HMGS) ile avukatlık stajını başlatabiliyorsunuz. Sınav ilk defa bu sene yapıldı ve başarı oranı düşüktü. Bu sınavda başarılı olmayan arkadaşlar hakimlik-savcılık sınavına da giremeyecekler. Öğrencilerin 4. Sınıfta HMGS’ye bir yandan çalışması, bunun hazırlığını yapması gerekecek ki daha sonradan staja başlamada ya da hâkim, savcılık sınavına girmede bir zaman kaybı olmasın.”

Konferans daha sonra ikinci oturumla devam etti. İkinci oturumda ise Eskişehir Barosu Çocuk Hakları İzleme Komisyon Başkanı Ayten Balaban, Eskişehir 4. Noterliğini yürüten Belkıs Akın ve Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mali Hukuk Anabilim dalı Dr. Öğr. Üyesi Özge Mutlu öğrencilerle bir araya gelerek meslekleri ile ilgili önemli ayrıntıları aktardı.