Dün CHP kadın aday adaylarının tanıtımında bazı arkadaşlarımı gördüm.
Meclis üyeliği Yerel milletvekilliğidir. Ve onur duyulacak bir görevdir. Tıpkı Milletvekilliği gibidir.. Halkın sorunlarını, haklarını, yaşam standartlarını sizler belirlersiniz. Yaşadığımız Kentin yolları binaları yeşil alanları bütçesini bizim adımıza siz yerel vekiller belirler. Bunu belirlemek içinde farkındalık gerekir. Duyarlılık gerekir. Halkın içinde yaşamak o sorunları görmek gerekir. Halkların çıkarlarının ön planda olması ve onların hak ve hukukunu korumak için mücadele etmek gerekir.
Bu büyük sorumluluğu bilerek almak da cesaret işidir. Şiddetli yağmura fırtınaya dayanıklı olmak gerekir.
İsimler bende kalmak şartıyla size unutamadığım bir anıyı anlatayım.1995 Yılında meclis kararı 4 kat olan bir binayı 6.kata çıkarmıştı bir mütehait. Bunu bize mahalleli duyurmuştu biz iki kadın meclis üyesi o yerde basın toplantısı yapıp bu yanlış yapılanmanın durdurulmasını istemiştik. Evlerimize dönerken birinin yanımıza gelip sizi şehre bırakabilirim aracınız var mı demişti. Bizde hayır otobüsle gideceğiz demiştik. Aracı bize sunan o beyi ret etmiştik. Daha sonra o bey parti binasının yöneticisinden hangi gün orada olacağımızı öğrenip o gün tekrar yanımıza gelmişti. O bey kimdi biliyor musunuz? O evlerin müteahhit idi. Bizi susturmak ve satın almak için her yolu deniyordu. Tabi o gün ilk günkü gibi nazik davranmadık lütfen terk edin burayı dedik. Dedik de ne oldu. O günkü parti yöneticisi bize akıl vermeye kalktı. Milletin doğrusu sizmisiniz, bal tutan parmağını yer gibi klasik sözlerle bize akıl verdiğini sanan akılsız yöneticiyi de azarladık ve o binalar yıkıldı meclis kararına dönüldü. O müteahhit bizi hiç sevmedi.
Bu yaşadığımız küçük bir anı bunun gibi çok daha anlatıp yazacaklarım var elbette.
Meclis üyelerinden yakından tanıdıklarım var. Cahide Tetik yıllardır onurlu mücadelesini verir donanımlı yürekli bir arkadaşımdır. Yolu açık olsun.
Gülseren bozkurt için yazacaklarım çok daha farklı Vergi dairesinde çalıştığı günlerde zaman zaman işim olduğunda yanına uğrardım. Müdürü farklı partiden ama Gülseren bağıra bağıra partisini anlatır. Savunurdu. Bilmem hatırlar mı? Kızım yerinden olacaksın derdim. Aman sevim abla şurada birkaç senem kaldı istediklerini yapsınlar ben bu haksızlıklara dayanamıyorum tabiî ki savunacağım onlar nasıl burada siyaset yapıyorsa benimde partim var laf mı söyleteceğim onlara. Onun yürekli tavrı beni mutlu ederdi. Partililer iyi bilir eğer yönetici farklı partidense o yönetici ilk işi kendi partisinden olanları en iyi yere getirir. Diğerleri başarılı donanımlı da olsa umursamazlar. Bu geleneği hiç onaylamam. Gülseren de bunu bildiğinden hiç umursamazdı. Yolun açık olsun umarım vekilimiz olursunuz..
Ve Zehra Düzgüneş’i Ka-der den tanıdım onu. Ama iyi ki tanımışım yolu açık olsun. Kadın hakları adına Ka-der de verdiği Mücadele unutulmaz. Mütevazı ve başarılı çalışmalar yapmıştır.
Bu yazım da kadın Meclis üyesi aday adayı olan tanıdıklarımı yazdım. Diğer yazımda Erkek aday adayları yazacağım.