Kuzey Atlantik Askeri Anlaşması Örgütü (NATO)’nün 1949 yılında Sovyetler Birliği yayılmacılığına karşı, Amerika Birleşik Devletleri'nin öncülüğünde 12 kurucu üye devlet tarafından kurulduğunu hatırlatan Saadet Partisi Tepebaşı İlçe yönetim kurulu üyesi Metin Kilit, NATO’nun Türkiye’nin sırtında kambur olduğunu söyledi.
Türkiye 1952 yılında katıldığını belirten Kilit şunları söyledi.
“Ülkemiz tüm 67 yılı aşan üyeliği müddetince örgütü askeri ve mali alanda en fazla katkı sağlayan müttefikler arasında yer aldı. Türkiye 90 milyon Avro ile NATO bütçesine en fazla destekte bulunan 10 ülke arasında sekizinci sıradayız. AWAC5 uçakları Konya'daki askeri üssü kullanmakta, gerektiğinde Ülkemiz bu uçaklara havada yakıt ikmali yapmaktadır. NATO Balistik Füze Savunma Sistemi radarları Malatya kürecikte bulunuyor. Bunlar NATO'ya yapmış olduğumuz katkılardan bazıları.
Anlaşmanın 5. maddesinde özetle "üye devletlerinden birine yapılan saldırı üyelerin tümünü yapılmış sayılır" denmesine rağmen, 40 yıldır terörle mücadeleden Türkiye'ye hiçbir destek vermemiştir. Maalesef bu madde bizzat ABD tarafından defalarca ihlal edilmiştir. Üstüne üstlük terör örgütlerine mühimmat lojistik ve askeri eğitim ile destek verilmiştir. Bu nasıl bir müttefiklik anlayışıdır ki haklı olduğumuz tarafsız ve bağımsız çevrelerce teyit edilen Kıbrıs Barış Harekatı'nda alenen Türkiye'nin karşısında durmuştur.
Ülkemizdeki askeri darbelerde daima aleyhimizde başrol oynamıştır. İslam coğrafyasını kana bulayan bütün hareketlerde NATO'yu görüyoruz. NATO Ülkemizin sırtında adeta bir kamburdur. NATO'nun Adil olmayan haksız icraatlarına dur demek ancak İslam ülkelerinin askeri güçlerini birleştirmeleri ile mümkündür. Bu nedenle Muhterem merhum Profesör Doktor Necmettin Erbakan hocamızın önderliğinde kurulan D8, yani kalkınmakta olan İslam ülkeleri anlaşmasına acilen ivme kazandırılması gerektiğini inanıyoruz.
Son olarak bir Alman siyaset bilimci Sarah Wagenknecht, Dünyada Barışın Sağlanması konulu toplantıda dile getirdiği sözlerle toplantımı sonlandırmak istiyorum. Wagenknecht diyor ki ‘Terör örgütleri kurarak onları silahlandırarak, petrol, doğalgaz ve enerji bölgelerini destabilize ederek. kendi kurmuş oldukları terör örgütlerine karşı savaşan milyonlarca insanın ölümüne ve mülteci konumuna düşmesine sebep olarak dünya barışı sağlanamaz. NATO ve batılı ülkelerin, öncelikle kendi ruh sağlıklarını gözden geçirmeleri gerekir’. Bu çok yerinde ve doğru tespit, katliamların yaşandığı İslam coğrafyasından yükselmedi. Bu ses demokrasi ve barış çığırtkanlığı yaparak masum halkları katleden ve onların kaynaklarını sömüren küresel zihniyetin ülkesinden yankılandı.
Saadet Partisi olarak biz haksızlığa karşı mücadele etmeye kararlılıkla devam edeceğiz.”