Değerli basın emekçileri, Sevgili Ankara'lılar ,bugün buraya Türkiye'nin dört bir köşesinden emekli arkadaşlarımızı temsilen gelen arkadaşlarımız ; seslerini iktidara ve TBMM'ne daha yakından duyurmak için toplanmış bulunuyoruz. Türkiye'de her kaleme aşırı zam geldi. Seçim dönemi biter bitmez acı reçeteler ardı ardına devreye sokuldu. Yetmedi, Temmuz maaş artış oranlarının hemen ertesinde daha büyük fiyat artışları ile karşılaştık. Alım gücümüz Temmuz'un ilk haftası itibarıyla yarı yarıya azaldı. Sadece 1 hqftada mal ve hizmetlere yapılan fahiş zamlar , maaşlara yapılan artışları fazlasıyla götürdü. Daha sonrası daha da beter oldu. Sadece akaryakıta yüzde yüzden fazla zam yapıldı. Gıda ürünlerinde daha yıl tamamlanmadan yüzde 80 leri bulan fiyat artışları oldu. Marketler bir tarafa ,pazarlarda alış veriş yapılamaz oldu.Emeklier meyve yemeyi unuttu.Bırakın kırmızı eti ,beyaz et almak artık mümkün değildir. Onuda bırakın ,emekli bir simite ,bir bardak çaya muhtaç hale düşürüldü. Yeni bir giysinin yanına yaklaşmak olası değil. Birde evi olmayan ,kirada olan arkadaşlarımız var ki, onlara Allah yardım etsin.Çok zor durumdalar. Temmuz'da 6 milyonu aşkın emeklinin maaşları hiç artmadı.4 milyon 153 bin dul ve yetiminde maaşları hiç artmadı.3 milyonu aşkın emeklinin maaşı ise sadece yüzde 1 ile yüzde 25 aralığında arttı. Geri kalan emeklinin ise maaşları yüzde 25 arttırıldı.
Memurlara verilen 8077 lira emeklilere verilmedi. Bu hiç adil değildir. Çalışan arkadaşlarımız elbette daha fazlasını hak ediyorlar. Onlara sözümüz yok. Ancak bizlere büyük haksızlık yapılıyor. 8077 lira neden bize verilmiyor? 5434 sayılı emekli sandığı yasasına göre ,"memura verilen haklardan memur emeklileride yararlanır ",der. Seyyanen artışın nedeni, yasanın arkasında dolaşarak, emeklilerin artıştan faydalanmamasının hukuki ayağını oluşturmaktır. İşin özü ortada hile vardır. Bu artış tüm emeklilere verilmelidir. Emeklilerin tepkisini gören iktidar; emeklilerin mağduriyeti ile oyun oynuyor. Yok 1 Ekim'de ,olmadı 29 Ekim'de emeklilerin maaşlarına zam yapılacak, ikramiye verilecek gibi gerçek dışı beyanlarla emeklilere yapılan haksızlığı sürece yayarak yönetmeye çalışılıyor. Biz zaten bunların yalan vaadler olduğunun farkındaydık. Açıklamalara inanmadığımızı kamuoyuyla paylaştık. Sağ olsun bir kısım medya bizi görmezden geldi.
Maalesef kimi sözüm ona emekli dernekleri , kimi malum basın iktidarın aslı astarı olmayan vaadlerini beklenti haline getiren açıklamalarda bulundular. Onlara buradan sesleniyoruz. Kimse emeklilerle oynamasın. Gün gelir keser döner ,sap döner ,gün gelir hesap döner. Biz umutla beslenecek yaşı çoktan geçtik. Ömrümüz bu nakaratları dinlemekle geçti. BİZE UMUT DEĞİL, EKMEK lazım. Bize insanca yaşanacak gelir lazım. Yarın TBMM açılıyor. Sayın vekiller ,siyasi partiler; ilk işiniz ölüm sınırında bir yaşam süren emeklilerin maaşlarını yükseltmek olmalıdır. Bu isteğimiz asgari ücret alan kardeşlerimiz içinde geçerlidir. Onlarda zor durumda. Emeklilerin en düşük maaş 20.000 liraya çıkarılmalıdır. Aynı oransal artış bütün emeklilere yansıtılmalıdır. Yoksulluk çekilmez olmaktan çıkarılmalıdır.
Maaş bağlama oranı yüzde 75'e yükseltilmelidir. İntibak yasası çıkarılmalıdır. Emekli bayram ikramiyeleri yılda 4'e ve en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır. Sağlıkta katkı paylarını son verilmelidir. Sendikamıza açılan kapatma cezaları ve sendika yöneticilerine yönelik para cezalarına son verilmelidir. Anayasanın 51. maddesi; herkesin sendika kurma hakkı vardır biçiminde değiştirilmelidir. Taleplerimizin takipçisi olacağız. İnsanca yaşamak için mücadeleden asla vaz geçmeyeceğiz”