Eskişehir, 20 Kasım 2024 – Saadet Partisi İl Kadın Kolları Başkanı Nesrin Kuz, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında yaptığı basın açıklamasında, çocukların haklarının korunması ve sağlıklı gelişimleri için devletlerin sorumluluk taşıdığına vurgu yaptı. Kuz, Türkiye'deki çocukların karşılaştığı zorluklar ve çözülmesi gereken temel sorunlar hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Kuz, Birleşmiş Milletler’in 1989 tarihli Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’ne atıfta bulunarak, tüm devletlerin çocukları korumak ve sağlıklı gelişimlerini desteklemekle yükümlü olduğunu belirtti. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, nüfus yapısındaki demografik değişimlerin çocuklar üzerinde ciddi etkiler yarattığını ifade eden Kuz, “Bir ülkenin en büyük sermayesi insandır. Bu nedenle, eğitime erişimde eşitlik ve kaliteli eğitime ulaşımda da eşitlik sağlanmalıdır” dedi.
Eğitimde Eşitlik ve Fırsat Eşitliği İhtiyacı
Çocukların okullaşma oranlarının her yıl arttığını ancak fırsat eşitliğinden her çocuğun yararlanamadığını belirten Kuz, okullar arasındaki kalite farklarının giderek açıldığını vurguladı. “Eğitim, maalesef artık paraya dönüştürülmüş bir süreç haline gelmiştir” diyen Kuz, eğitimdeki fırsat eşitsizliklerinin daha adil bir sistemle düzeltilmesi gerektiğini ifade etti.
Çocuk Yoksulluğu ve Çocuk İşçiliği Sorunu
Kuz, Türkiye’de artan çocuk yoksulluğuna dikkat çekerek, yoksulluğun çocuklar üzerindeki etkilerinin oldukça kapsamlı olduğunu söyledi. “Yoksulluğun etkileri düşük eğitim düzeyi, kötü sağlık koşulları, erken yaşta hamilelik ve çocuk işçiliği gibi sorunları beraberinde getiriyor” diyen Kuz, çocuk işçiliğine karşı sıkı denetimlerin ve caydırıcı hukuki düzenlemelerin gerekliliğine değindi.
Son yıllarda "kidfluencer" adı verilen yeni bir çocuk işçiliği türünün ortaya çıktığını belirten Kuz, şiddet ve güvenlik sorunları ile çocukların büyük bedeller ödediğini, özellikle kız çocuklarının daha fazla mağduriyet yaşadığını ifade etti.
Kaybolan Çocuklar ve Güvenli Türkiye Vurgusu
Kaybolan çocukların sayısının her yıl arttığını belirten Kuz, 2023 yılında yalnızca 15 bin 716 çocuğun kaybolup bulunduğunu, ancak kaybolan ve bulunamayan çocuklarla ilgili ciddi bir veri eksikliği olduğunu söyledi. Mülteci çocukların daha fazla tehlike altında olduğunu vurgulayan Kuz, kaybolan çocuklarla ilgili acil tedbirler alınması ve toplumsal farkındalık kampanyalarının artırılması gerektiğini dile getirdi.
Çocuklar İçin Güvenli Bir Türkiye
Kuz, çocukların güvenli, sağlıklı ve eşit fırsatlara sahip bir ortamda büyümeleri için gerekli adımların atılması gerektiğini belirterek, “Çocuk işçiliği, yoksulluk, istismar, erken yaşta evlilikler ve kayıp çocuk vakalarına karşı bütüncül bir yaklaşım benimsenmelidir” dedi. Ayrıca, kaybolan çocuklar hakkında bilgi paylaşımı yapılması ve çocuk kaçakçılığına karşı acil önlemler alınması gerektiğini ifade etti.
Kuz, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: “Bir çocuk, bir dünya değil, bin dünyadır. Filistin’deki çocuklara selam olsun. Özgür Filistin şarkılarının Türkiye’deki çocuklarla özgürce söylendiği günleri temenni ediyoruz.”