Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı başkanlığında Antalya’da bulunan Side Antik Kentinde yapılan kazılarda, milattan sonra 3. yüzyıla dayandığı tahmin edilen biri kadın, biri erkek olmak üzere ayakta duran iki heykel bulundu.
Antalya’nın Manavgat ilçesinde bulunan Side Antik Kentinde Kültür ve Turizm Bakanlığı-Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Anadolu Üniversitesi adına Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı başkanlığında 30 kişilik bir ekip tarafından gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, orijinal yerinde bulunan ve ayakta duran 1.82 metre yüksekliğinde erkek ve 1.58 metre yüksekliğinde kadın olmak üzere iki heykel bulundu. M Yapısı diye adlandırılan binanın iç avlusunu çevreleyen stoasının güney kesiminde yapılan çalışmalarda iki niş içerisinde yer alan ve başları eksik olan heykellerin kıyafetlerinden dolayı portre heykelleri olduğu düşünülüyor. Sandaleti oldukça detaylı işlenen erkek heykelinin duruşundan ve kıyafetlerinden kentte söz sahibi bir kişi olduğu, kadın heykelinin ise elbisesinin işlemelerinden ve boynunda bulunan kolye izinden asil bir kişi olduğu tahmin ediliyor. Öte yandan Side kazısında ele geçirilen heykellerin orijinal yerinde bulunması ve Geç Roma Dönemine ait niş içerisinde olmaları, önemlerini bir kat daha artırıyor.
“Heykellerin yerinde bulunması değerini artırıyor”
Buluntular hakkında bilgi veren Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı, Side Antik Kentinde yaptıkları çalışmalarda M Binası denen yapıya ağırlık verdiklerini belirtti. İlk olarak çalışmalarında iki nişe rastladıklarını aktaran Alanyalı, “Bu iki nişin içerisinde ise soldakinde bir erkek heykeli, sağdakinde de bir kadın heykeli ortaya çıktı. Bu heykeller yerinde tespit edilmiş eserlerdir. Bu açıdan da buluntunun önemi bir kat daha artmaktadır. Çünkü heykeller genelde bulundukları yerde ve ayakta durur şekilde pek karşımıza çıkmamaktadır. Bu kesim büyük bir olasılıkla yapının son evresine ait bir düzenlemeyi sergilemektedir. Çünkü yapılmış olan mermer kaplama ve burada kullanılan malzeme devşirme, başka yerden ikinci kez kullanıldığı göz önüne alınırsa, buranın özellikle bizim geç antik dönemden alışık olduğumuz bir mimari şekli yansıtmaktadır. Henüz yapının küçük bir kısmını açtığımız için işlevi hakkında tam olarak bir şey söyleyemiyoruz. Yine de yan tarafındaki kazıyı genişlettiğimiz alandaki çeşme olduğunu düşündüğümüz oluşumun yanında böyle bir kesimin olması, burada büyük olasılıkla şehrin ileri gelenlerine ait bir kadın ve bir erkeğin, belki de buranın yapımında katkı sağlayan ya da yönetiminde söz sahibi olan 2 kişinin de portre heykeli olma olasılığı geçerli olmaktadır” dedi.
“Eserler Side Müzesinde sergilenecek”
Heykellerin koruma altına alındığını aktaran Prof. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı şunları dile getirdi:
“Kazıda bulunan heykeller güvenlik nedenleriyle Side Müzesine taşındı. Kadın heykelinin boynunda bir kolyesi varmış. Görüldüğü üzere bir elbisesi de mevcut. Kendisi bu duruşuyla büyük bir olasılıkla bir portre heykeli olması gerekir. Ama başını bulmadan bunun bir portre heykeli olduğunu söylemek mümkün değil. Kazı alanında son bulunan erkek heykeli ise orijinal olarak ayağı kırık çıktığı için restorasyon altına alındı. Eserlerin öncelikle bakımları yapılacak. Daha sonra da onarılarak Side Müzesinde sergilenecek.”
