Gündem

Yapılacak olan şey hazırlıklı olmaktır

Abone Ol

Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, Elazığ ve Malatya'da gerçekleşen depremlerin bir kez daha deprem gerçeğini hatırlattığını belirterek, yapılacak en iyi şeyin bilimsen açıdan hazırlıklı olmak olduğunu vurguladı.

 Depremlerin, bir kez daha depreme ne kadar hazırlıklı olduğumuz sorusunu önümüze getirdiğini ifade eden Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, “Özellikle okullarımız başta olmak üzere kamu binalarımız deprem gerçekliği karşısında ne kadar dayanıklı? Depremi önceden bilmek mümkün değildir. Yapılacak en iyi şey bilimsel açıdan hazırlıklı olmaktır.

Eskişehir’de okul binalarımızın deprem risk analizinin ne kadar yapıldığı son günlerde bizlere en çok sorulan soruların başında geliyor. İnsan hayatını hiçbir ölçütle karşılaşmak mümkün değildir. Aynı şekilde deprem gerçekliğimiz üzerinden de spekülasyon yapmak, panik yaratmakta doğru değildir. Somut durumun somut tahlilini yapmak gerçek ve bilimsel olandır” dedi.

“Eskişehir’de son günlerde en çok tartışılan ve yaşanan son deprem ile de gündem olan Yunus Emre MTAL durumu deprem karşısındaki ciddiyeti ölçen bir turnusoldur” diyen Alkan şunları söyledi: “Neredeyse 3 yılı aşkın bir süredir devam eden tartışmalar, çürük binalarda eğitim gören öğrenciler ve öğretmenlerin durumu bizleri ister istemez bir karamsarlığa itmektedir. Bugüne kadar bir çivi dahi çakılmayan bu okulumuza bakarak depreme ne kadar hazırlıklı olduğumuzu görmek mümkündür. Deprem olduktan sonra önlem almayan yöneticileri ve kısır çekişmelere bu işi çeken siyasileri ne kadar sorumlu tutmak gidenleri geri getirmez. En temel olan önceden hazır olmaktır. İlkesizce net tutum alanları da itham etmek ötekileştirmek de gerçeği gizlemeye yetmez. Şimdi Eğitim Sen olarak soruyoruz:

-Ranta dayalı beton lobilerine bırakılan kamu ihaleleri ne kadar denetleniyor?

-Kamusal eğitim terk edilmiş okul bina yapımını hayırseverlere havale edilmiş eğitim bütçeleri ile depreme hazırlıklı olmak mümkün müdür?

-Yunus Emre MTAL örneğinde olduğu gibi (Bakanlık müfettişleri müdahil olmasaydı) eğitim ve öğretim nasıl gerçekleştiği okul idaresinin ve Milli Eğitim Müdürlüğünün sorumluluğu ne kadar tartışıldı mı?

-Eskişehir de bir okulun bekasını 3 yıldır belirleyemeyenler depreme okullarımızı hazırlayabilirler mi?

Yakın tarihte yaşadığımız depremlerin yıkıcı olmasının nedeni yönetimsel olarak ve siyasi olarak bilimsellikten uzaklaşmadır. Depremin diğer bir olayı da ekonomiktir. Eğitime yeterince bütçe ayırmak zorunludur. Deprem yoksulların sorunudur. Yoksul emekçi çocuklarının gittiği okullar Yunus Emre MTAL olduğu gibi ancak gündem olunca hatırlanmaktadır.

Eğitim Sen olarak her zaman yoksul emekçilerin kamusal eğitim hakkını savunduk. Her zaman (Yunus Emre MTAL metal bölümününTurgut Reis MTAL taşınmasında olduğu gibi) yalan ile gerçeğin kavgasında doğru ve dik durduk. Deprem öldürmez dedik kötü binalar ve kötü yönetim anlayışı öldürür dedik. Kapalı bir ajandamız yok. Kötülükten beslenmedik. Doğrunun peşinde koşmaya devam ettik ve devam edeceğiz. Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Yapılacak olan şey hazırlıklı olmaktır. “