Damla damla akıtıyorum gözyaşlarımı. Sakin sakin ağlıyorum kaderime. İnci taneleri gibi akıtıyorum yaşlarımı. Her biri birbirinden değerli ve paha biçilmez siyah inciler gibi. Öyle mutsuzum ki sesim bile çıkmıyor artık.
Öyle çaresizim ki yardım bile istemiyorum. Yorgunum sadece gitmek istiyorum dünyadan, yok olmak. Sadece o zaman gerçek huzur benimle olacak ve gözyaşlarımdan akıttığım inci taneleri çiçeklerim olacak sonsuz bahçelerde büyüttüğüm.
Hayattan bir tek mutluluk istedim. Gelmedi. Bir tek huzur istedim. Beni bulmadı. Sadece aşk istedim. Ulaşamadı. Oysa ne çok sevdim ben seninle yaşamayı. Değişmem demiştim dünyalara. Sen beni yabancılaştıran. Sen beni yokluğa mahkûm eden. Sen hayatımı paylaştığım. Ne çok ve ne yoğun üzdün beni. Nasıl getirdin bu noktaya.
Okyanuslar gibi sevdim seni. Hırçın ve sonsuz bir aşk yaşadım seninle. Yaşadığımı sandım belki de. Belki de o sandım seni, o beklediğim sandım. Nasılda indirdim tüm kalkanlarımı sana. Nasılda yenildim. Öyle yorgunum ki kapatsam gözlerimi ve hiç açmasam. Sonsuz bir dünyada tek başıma uyansam. Senden ve getirdiklerinden kaçsam.
Aşk hiç bitmeyecekti, bir büyü yaşamıştık eşsizdi. Nasıl yendin beni? Nasıl öldürdün içimdeki sevgiyi? Ben nereye gideceğim şimdi? Yabancı kollar mı avutacak beni? Seni, beni tanımayan yüzlere nasıl anlatacağım yenilgimi? Mahvolmuşluğumu kime anlatacağım? Nasıl iyileşeceğim bunca acıdan sonra? Kime güveneceğim senden sonra?
Gitmek çare değil bilirim. Tıpkı ağlamanın çare olmadığı gibi ... Kim bekleyecek şimdi seni? Kimler sevecek benim gibi? Nasıl öldürdün içimdeki seni? Asla tamir olmayacak bu sevgi bitti…
Sonsuz aşklar yalan mı? Kavuşmak masal mı? Ne acı bu içimde büyüyen. Katıksız susuz kaldım. Sen pınarlar gibi çağlarken içimde, denizi çekilmiş limanlar gibi kuru kaldın.
Ardıma bakıyorum yaşadıklarıma. Hiçmiş meğer her şey. Ben büyütmüşüm seni gözlerimde, yüreğimde. Ben güçlü kılmışım seni aşk mabedinde. Oysa ne zayıf ve hiçmişsin. Bilmeden ne çok avutmuşum kendimi. Farkına varmadan nasıl o sanmışım seni. Yorgunum ve umutsuz. Öyle yokum ki tozum bile yok.
Ağlamalıyım şimdi, doya doya ağlamalıyım. Her gözyaşında temizlenmeli yüreğim. Öyle çok akmalı ki gözyaşım parlamalı içimde pas tutan her zerre. Yeniden hayat bulmalı sevgi. Yeniden yeşermeli umutlar. Yeniden yelken açmalı sevda, kanatlanmalı aşk. Yoksa anlamı kalmaz hayat denen oyunun… Başkaldırmalıyım tüm acılara. Başkaldırdıkça var olacak yaşam. Başkaldırdıkça yeşerecek aşk. Akmalı siyah inciler, akmalı ki kardelenler hayat bulsun. Karlar altından başkaldırsın, sevda olsun, ben olsun.
Yenilmeyeceğim ne sana, ne hayata, ne de aşka. Olmayan aşka. Ben beklediğimi yeniden bulacağım karlarda. Açacak tüm kardelenler acılara inat karlar altında.