‘Kırka Yolu’ bu iktidarın ayıbı! ‘Kırka Yolu’ bu iktidarın ayıbı!

Yalaz, 

10 Kasım!
Sevgili yol arkadaşlarım, kıymetli basın emekçileri…
Bugün burada Ulu Önderimiz, Ebedi Genel Başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sadece bedenen aramızdan ayrılışının 85. Yıldönümü sebebiyle toplandık…
Evet sadece bedenen, zira O’nun fikirlerinin diriliği, bedeninin ölümlü oluşun çok daha ötesinde… 
O, öylesine büyük bir önder ki; 85 yıl önce hayata gözlerini yummuş olmasına rağmen bugün hâlâ yolumuzu, ufkumuzu aydınlatıyor… 
Öylesine büyük devrimleri gerçekleştirmiş ki bugün hâlâ içeride ve dışarıda ona saldırmaya çalışan, devrim karşıtları, kendini bilmezler bulunuyor.
Hani hep söylüyoruz ya “Olmasaydın, olmazdık” diye, bu sözü tüm samimiyetimizle, içtenliğimizle her gün ama her gün bir kez daha anlıyoruz…
Bugün Orta Doğu coğrafyası kan ağlarken biz Türkiye Cumhuriyeti olarak aynı durumda değilsek; bunu hiç kuşkusuz O’na borçluyuz.
Bugün hür ve özgür bireyler olarak bırakın kararlar almayı, nefes dahi alabiliyorsak bunu O’na borçluyuz…
Emperyalizm yedi düveli dize getirip, bu ulusu da sömürmeye çalıştığında, bu toplumu emperyalizme karşı bir arada tutabilen, Anadolu topraklarını bu milleti yeniden yurt eden O’ydu…
Cumhuriyeti kurup, ümmeti millet; kulları yurttaş eden gene O’ydu. 
Ey Büyük Atatürk!
Kurucumuz ve kurtarıcımız, kadim Genel Başkanımız,
İki büyük eserin olan Cumhuriyet ve Cumhuriyet Halk Partisinin yılmaz bekçileri olarak manevi huzurunda,
Sana bir kez daha söz veriyoruz;
İki büyük eserine, emanetine sonuna kadar sahip çıkacağız!
Ya izinde yürüyeceğiz, ya da yolunda öleceğiz,
Kanımızın son damlasına kadar kurduğun cumhuriyeti ve kazanımlarını;
Gocunana, çekinene, çarpıtana inat savunmaya devam edeceğiz!
Minnet ve rahmetle…


Talat Yalaz