Sahipsiz sokak köpekleri yasasıyla ilgili eylemdeki konuşmalar gerekçe gösterilerek hakkında soruşturma açılan CHP İl Başkanı Talat Yalaz, Eskişehir Adalet Sarayı’nda ifadesini verdi.
CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, 21 Temmuz Pazar günü Hamamyolu Caddesi'nde Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin protesto edildiği bir eyleme katıldı. Yalaz, eylemdeki konuşmasında kurduğu "Tarihi bir direnişe hazır olsunlar. İki tane ağaç kesildi diye nasıl sokakları gümbür gümbür titrettiysek eğer can dostlarımıza dokunurlarsa aynı şekilde mücadelemizi vereceğiz" cümlesinin ardından soruşturma başlatılmıştı. Yalaz bugün verdiği ifadenin ardından basın açıklaması yaptı. Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile çok sayıda hayvansever ve partililer adliye önüne gelerek Talat Yalaz’a destek verdi.
Adliyedeki ifadesinin ardından basın açıklaması yapan Yalaz, “Burada bir avukat ve hukukçu olarak şunu belirtmek isterim, suçun hiçbir şekilde unsurları oluşmamıştır çünkü ortada bir kanun dahi yoktur. Ben o açıklamayı yaptığım zaman kanun tasarı aşamasındaydı, halen kanunlaşmamıştır. Suçun maddi ve manevi unsurları hangi açıdan bakarsanız bakın iddialar suçlamalar asılsızdır. Ama mesele de anladığım kadarıyla bu değildir. Biliyorsunuz o konuşmayı yaptığım zaman çok ciddi bir linç kampanyası aleyhime başlatıldı. Yüzlerce binlerce hesap tarafından sistemli olarak linç edilmeye çalışıldım. Yine anaakım medya tarafından hedef gösterildim. Akabinde de bu soruşturma başlatıldı. Buradaki amaç bir suçun soruşturulmasından ziyade toplumsal tepkiye karşı halkı susturmaya, göz dağı vermeye yönelik bir harekettir diye düşünüyorum.” dedi.
Yalaz sözlerine şu şekilde devam etti; “Diyorlar ki, CHP Eskişehir il Başkanı iktidarı sokakları yakmakla yıkmakla ateşe vermekle tehdit ediyor. Benim sözlerimden böyle bir anlam çıkarttıklarını ifade ediyorlar. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasi tarihinde de siyasi kültüründe de sokakları yakmak, yıkmak ateşe vermek yoktur. Yine bizim kültürümüzde siyasi kültürümüzde TOMA ile öğrenci çadırlarının arasına dalmak da yoktur.
Bunlar demokrasiyi içselleştirememiş olanların eylem tarzıdır. Ayrıca sokakları nasıl yıkalım, yakalım, sokaklarda yıkılacak, yakılacak bir hal mi kaldı, sokaklar dediğinizde sokakta alın terinin karşılığını alamayan yıllara yayılan, emeğinin karşılığını alamayan emekliler var, emekçiler var, vicdanı sızlayan hayvanseverler var. Yatağa aç giren çocuklar var. Sokakların yakılacak, yıkılacak dermanı mı kaldı? Sokakları siz yakıyorsunuz. Siz yıkıyorsunuz, zamlarla yakıyorsunuz, zulümle yakıyorsunuz. Sarayın duvarlarının arasına hapsolarak, kapanarak halkın taleplerine gözlerinizi kapatıp, kulaklarınızı tıkayarak yakıyorsunuz. Biz sokakları yakmaktan yıkmaktan bahsetmiyoruz, biz sokak dediğimiz zaman barıştan, kardeşlikten, hak aramadan, demokratik haktan, haklarımızı aramak için haykırmaktan bahsediyoruz. Eğer ki bu linç kampanyaları ile bu hedef göstermelerle bu asılsız suçlamalarla Talat Yalaz’ı ya da bir tek CHP’liyi geri adım attıracağınızı düşünüyorsanız, bir tek hayvanseveri geri adım attıracağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bizler Nazım’ın da dediği gibi boş zamanlarımızı değil, boydan boya ömrümüzü adıyoruz bu mücadeleye ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Şunu bilmenizi isterim, her ne yapıyorsam, nasıl yapıyorsam, her ne şekilde mücadele ediyorsam aynı şekilde mücadeleye devam edeceğim ama bir farkla daha çok mücadele edeceğim, daha çok bağıracağız, susturmak isteyecekler susmayacağız.”