Türkiye, sağlık turizmi alanında dünyada ilk 5 ülke arasında yer alıyor.Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ (USHAŞ) Genel Müdürü Behlül Ünver’in açıklamalarına göre, 2024 yılında dünya genelinde sağlık turizmi için harcanan tutar 100 milyar doları bulurken, bu rakamın 2028 yılında 127 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye’nin bu pastadan aldığı pay ise şu an 3 milyar dolar seviyesinde. Ancak hedef, 2028 yılında bu rakamı 20 milyar dolara çıkarmak. Peki, bu devasa pastadan Eskişehir ne kadar pay alacak? Şehrimiz, bu hedefe ulaşmak için gereken adımları atıyor mu?
Potansiyel Var, Ancak Değerlendirebiliyor Muyuz?
Eskişehir, sahip olduğu termal kaynaklar, sağlık alanındaki yetkin insan kaynağı ve yaşanabilir kent yapısıyla sağlık turizmi için büyük bir potansiyele sahip. Şehir, gerek termal turizm gerekse diş ve estetik cerrahi alanlarında yurt dışından hasta çekebilecek donanıma sahip olmasına rağmen, bu potansiyeli yeterince kullanamıyor.
Sağlık turizmiyle ilgilenen şehirlerin hızlı büyüyen pastadan pay alabilmesi için, altyapı ve tanıtım alanında güçlenmesi gerekiyor. Ancak, Eskişehir’in şu ana kadar attığı adımlar yeterli düzeyde değil. Bürokratik engeller ve tanıtım eksikliği, şehrin sağlık turizminde istenen noktaya gelmesini geciktiriyor.
ERİAD Geleceği Görüyor
Eskişehir Rumeli Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ERİAD), şehrin sağlık turizminde söz sahibi olabilmesi için iki büyük yatırımı hayata geçirmeye hazırlanıyor: Kontrolsüz havalimanı ve İleri Yaşam Merkezi.
Kontrolsüz havalimanı, 2 ila 19 kişilik uçaklara hizmet verecek ve Eskişehir’i sağlık turizmi konusunda uluslararası hasta taşımacılığında daha avantajlı hale getirecek. Havayolu erişim sorununu köklü bir şekilde çözmek, yurt dışından gelecek hastalar için kritik bir önem taşıyor.
Diğer yandan, ERİAD’ın planladığı İleri Yaşam Merkezi projesi, Eskişehir’in termal turizmde fark yaratmasını sağlayabilir. Ancak, bu projeler henüz bürokrasiyi aşamadı. Umarım bu yatırımlar engellenmez ve bir an önce hayata geçer.
Engelleri Aşmadan Yol Alamayız
Bürokratik engeller, reklamlara getirilen gereksiz yasaklar ve yatırım konusunda şehrin desteklenmemesi, Eskişehir’in bu pazarda geri kalmasına neden oluyor. Oysa diş ve estetik cerrahiden termal turizme kadar geniş bir yelpazeye sahip olan şehrimiz, bu alanda lider olabilecek özelliklere sahip. Ancak, sağlık turizmi konusunda harekete geçilmezse, Eskişehir’in sağlık yatırımları Bursa gibi diğer şehirlere kaptırması işten bile değil.
Daha önce özel hastane yatırımını kaybetmiş, termal turizm projeleri reddedilmiş ve uluslararası ün yapmış doktorlarını reklamlardaki sınırlandırmalar nedeniyle kaybetmiş bir şehir olarak, aynı hatalara tekrar düşmemeliyiz. Eskişehir, yatırım almadan, uluslararası hastalar için erişilebilir hale gelmeden ve sağlık turizmine destek verilmeden bu hedeflere ulaşamaz.
Harekete Geçme Zamanı
Bugün harekete geçmezsek, 2028’de Eskişehir’in bu 20 milyar dolarlık pazardan alacağı payın sıfıra yakın olması işten bile değil. Oysa büyük şehirlerin dışına çıkmak isteyen uluslararası hastalar, daha sakin, uygun fiyatlı ve kaliteli hizmet veren merkezleri tercih ediyor. Eskişehir tam da bu profilin içine oturuyor. Ancak bunu görebilecek, yatırım yapacak ve destekleyecek bir irade gerekiyor.
Sağlık turizmi konusunda şehir olarak topyekün bir atılım yapmazsak, bu büyüyen pazardan pay almayı hayal bile edemeyiz. ERİAD gibi kurumların attığı adımlar desteklenmeli, uluslararası hasta akışını kolaylaştıracak politikalar geliştirilmeli ve şehrin sağlık turizmi potansiyeli uluslararası arenada tanıtılmalıdır.
Son dönemde Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin imzaladığı kardeş şehir protokollerinin sağlık turizmine mutlaka yansıması olacaktır. Özellikle ABD'nin Michigan eyaletinin başkenti Lansing’ den Eskişehir’e sağlık turizmi için hastalar/medikal turistler gelecektir. Uluslar arası arenada yapılan her çalışma sağlık turizmine gelecek hastalar için Eskişehir’in bilinirliği artıracaktır.
Nitelikli insan kaynağımız, beşeri sermayemiz, güvenli ve sakin bir şehrimiz var. Şehrimizin tüm kurumları 20 milyar dolarlık bu pastadan pay alabilmek için çalışmalı, ortak projeler üretmeli.
Bugün bu yatırımlar yapılmazsa, yarın için çok geç olacak!