DEVA Partisi Eskişehir İl Başkanı Av. Resul Ertürk, yaptığı basın açıklamasında Türkiye’de artan şiddet olayları, adalete olan inancın azalması ve toplumsal çürümenin ülkenin en büyük beka sorunu haline geldiğini belirtti. Ertürk, "Sosyal çürüme her alanda derinleşiyor ve halkın birbirine güveni kalmadı. Bu durum, ülkemizin geleceğini tehdit eden en önemli meselelerden biridir" dedi.
Son dönemde artan şiddet olayları ve adli süreçlerin kaygı verici olduğunu vurgulayan Ertürk, TÜİK’in açıkladığı ekonomik verilerin gerçeklikten uzak olduğunu ve halkın büyük bir kısmının açlık sınırının altında yaşadığını belirtti. "Enflasyon yalnızca maddi sorunları değil, ahlaki erozyonu da beraberinde getirdi" diyen Ertürk, toplumda dolandırıcılık, kumar bağımlılığı ve intihar vakalarının arttığına dikkat çekti.
Ertürk, özellikle kadın ve çocukların güvende olmadığını, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yeterince anlaşılamadığını ve kadınların haklarını savunmakta zorlandığını ifade etti. "Kadınlarımız ve çocuklarımız için toplumsal yaşamın bir kabusa dönüşmemesi adına tepkimizi daha yüksek sesle dile getirmeli ve bu sorunları gündemde tutmalıyız" dedi.
Sağlık sistemindeki güvensizlik de Ertürk’ün açıklamasında önemli bir yer tuttu. İktidarın kapitalist düzene uyum sağlamaya çalışırken ahlaki değerlerin çöküşünü göz ardı ettiğini savunan Ertürk, kötü yönetim, bozuk vergi sistemi, adaletsizlik ve yolsuzlukların sosyal çürümeyi artırdığını söyledi. Ertürk, son dönemde ortaya çıkan “yeni doğan çetesi” skandalını da hatırlatarak, bu olayın ülkenin geldiği noktadaki ahlaki çöküşü gözler önüne serdiğini belirtti. “Suçluların en ağır şekilde cezalandırılması ve cezanın caydırıcılık özelliğinin korunması büyük önem arz ediyor” dedi.
Ertürk, Durkheim’in anomi teorisine atıfta bulunarak, toplumsal dayanışmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini ve bireylerin birbirine güven duymadığını ifade etti. "Ülkenin asıl beka sorunu burada; sosyal çürümenin, ahlaksızlığın önüne geçmeliyiz" diyen Ertürk, ilgili kurumların ve bakanlıkların acilen tedbir alması gerektiğini belirtti. Ayrıca, sivil toplum kuruluşlarının ve gönüllü eğitmenlerin toplumu dayanışma kültürüne çağırması ve çözüme dahil edilmesinin önemine dikkat çekti.
Ertürk, açıklamasını “Sosyal çürüme durdurulmadığı takdirde, toplumsal değişimler daha da kötüye gidecek ve bu, ülkemizin geleceği için büyük bir tehlike oluşturacaktır” sözleriyle sonlandırdı.
