Bir şehre doğmak, bir şehri yaşamak bir şehrin dokusuyla hemhal olmak şehrimizle soluk almak işte; bu ruhla yeniden bu hafta ki yazımı kaleme alıyorum...
Eskişehir’e uyanıp bu şehirde günü tamamlayıp akşamında hanemize dönüyoruz.
Aklımız Eskişehir, yüreğimiz Eskişehir, vicdanımız Eskişehir ve şimdi yukarıda yazdıklarımın tümünden gözüm Eskişehir.
Geriye doğru yazdıklarıma baktığımda bunu da gururla söylemekteyim.
Giriş kısmından sonra gelelim bu son haftamıza…
Yazı sürecini oluştururken gündemi inceleme, değerlendirme şehir ve insanına olumlu olumsuz yaklaşımı var mı yok mu ya da yanında bir başarı , iyi niyet hikayesi var mı diye bakıyorum.
Bu haftaki çalışmada bir çelme takma bir tane de tebrik etme durumu detayı gözüme ilişti…
Öncelikle çelme takma olan konu ne imiş bir bakalım...
Bir sonraki yazı da tebrik yazımız olsun...
Konumuzun başlangıcı ’’ Çelme’’.
Çelme takılan da Eskişehirliler.
Çelme takan ise her zaman olmadık anda ortaya çıkan ama bir türlü göremediğimiz bir ayak.
Konu ise ‘’ Kapalı Pazar’’ yeri…
Rahmetli İlk Büyükşehir Belediye Başkanımız Aydın Arat zamanında yapılan sonrasında ise Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen Hoca’nın sürecinde eklemeler, düzenlemeler yapılan ama sürekli etrafıyla, yapısıyla, konumuyla, kokusuyla, çatısıyla ilgili şikayetleri olan ve siyasi mecralarda hoca karşıtlarının elinde koz olan kapalı Pazar yeri büyükşehir belediyesinin aldığı bir kararla önce boşaltıldı.
Sonrasında ise yıkıldı.
Hatırlarsınız; haftanın yedi günü sabit pazarcı esnafına rahat ulaşılabilen balığından tut şarküteri ürünlerine ve devamında kuru bakliyattan köy ürünlerine çok çeşit ve rahatça ulaşabildiğimiz bir yerdi. Kapalı Pazar yerimiz…
Beraberinde Çarşamba ve cumartesi günleri bölgenin pazarı da olduğundan lepalem ve daha çeşitli bir kimliği bulunmaktaydı.
Şimdilerde ise, kapalı Pazar kapatılınca sabit esnafın bir kısmı etrafta dükkan tutarak manav konumuna geçti, balıkçı esnafları yine dükkan tutarak işlerini burada idame ettirmeye devam ediyor .
Çarşamba ve cumartesi pazarı ise Akçağlan-Kurtuluş mahalleri içinde kalan İmar sokak içinde pazarcı esnafımızın sergi açmalarıyla devam etmekte.
Kamuoyunda beklenti ise, kapalı Pazar yerinin daha modern ve işlevsel bir yapıda ve genişletilmiş, güncele cevap verecek bir kompleks olarak yapılması ve hizmete açılmasıydı.
Büyükşehir belediyesi bu yönde projesini hazırlamış ve alınacak izinlerden sonra hafriyat temizlenmesi sonrası ihale sürecinin başlama aşamasına getirdiği bir anda duyduğuma göre Milli Emlak Müdürlüğünden gelen bir yazı herkesi şoke etmiş…
Kapalı Pazar yeri, arazisinin hazineye ait olduğu ve geçmişte yapılan bir protokole göre kapalı pazar yeri yapılmasına o günün siyasi konjonktüründe izin verilmiş ancak dün izin veren Milli Emlak bugün Büyükşehir belediyesine arsamı boşalt ifadesiyle kursakta kalan bir gelişme yaşanmış.
Bu durum sizce tam bir çelme takma durumu değil mi…
Süreçle ilgili bir mahkeme aşamasının da gerçekleştiği ve büyükşehir belediyesi aleyhine sonuçlandığını öğrendik bu vesileyle.
Geldiğimiz noktada… Eskişehirlilerin faydalanacağı, alışkanlığı olan ve sırf bulunduğu konum değil Odunpazarı, Tepebaşı ulaşım güzergahının en merkezinde olan büyük oranda Eskişehirli hemşerimize hizmet eden Kapalı Pazar yerine taş koymak çelme takmak engellemek kime ne kazandıracak inanın çok merak ediyorum.
Bunun karşılığı nedir ya da siyaseten kime ne kazandıracak esnafın mağduriyeti ne olacak ve süreç nasıl gelişip sonuçlanacak o da tam bir muamma…
Görüşme şansım olmadı fakat; taraflardan biri konumunda olan pazarcılar esnaf odamız bu konuda nasıl bir duruş sergileyecek çözüm mü yoksa sorun olarak kalacak mı?
Konu şu an kilitlenmiş durumda.
Çevre Şehircilik Bakanlığı’ndan gelecek bir yazı bekleniyor…
Yani projesi hazır yatırım kararı alınmış kısa sürede bitecek bir yapım sonunda Eskişehirli hemşerilerimize çağdaş daha geniş boyutlarda sosyal donatılarla güçlendirilmiş bir proje şu anda havada asılı bekliyor…
Büyükşehir belediyesi mevcut ekonomik zorluklarda kaynağını ayırdığı bu yatırım yapmaya ciddiyetle bakmakta.
Esnaf arkadaşlarımız yerlerine dönmek daha nezih ve kapasiteli bir yerde çalışmak konusunda beklenti içinde.
Ancak konu Eskişehir’e ve Eskişehirlilere 240 km uzakta olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda askıda beklemekte...
Bu konuyu siyaseti bir tarafa bırakıp şehre sorumluluk duyan hangi cesur yürek çözer merak ediyorum.
Bekleyip görelim diyeceğiz ama beklemek zaman kaybı, değer kaybı ve sabır kaybı olacaktır.
Ben siyasetçi olsaydım; konunun taraflarını alır gider Ankara’da ulaşılacak her makama ulaşır bu konuyu çözer ve dönüşte de şehrimize hayırlı olsun derdim…
Var mıdır böyle bir cesur yürek…
Sizce.
Eskişehir’de, Eskişehirli, Eskişehirsporlu kalın kalabak suyu için, Odunpazarı simidi yiyin yanında helva tavsiyemdir saygıyla muhabbetle selam
