Malum yaz geldi tüm yurtta olduğu gibi şehrimizde de termometredeki  cıva yukarıya doğru  tırmanma eğiliminde . Artık gelse de kurtulsak diye beklediğimiz sıcaklar bunalttı diye şikayet bile ediliyor. Ama şikayet sadece yüksek hava sıcaklığından değil zararlı pek çok haşerede uygun ortam bulup çoğalıyor. Pek çok iş yerinde kurumda böceklenmeye karşı ilaçlama yaptırıldığını duyuyoruz. Belediyeler de vatandaşı  rahatsız edecek artan sinek ve haşerelere karşı  sokaklarda  ilaçlama yapıyorlar.

Yazının başlığına bakarak CHP’nin de ısınan havaların azizliğine uğradığını düşünenleriniz olacaktır. Ama siyasette böcek denilince ne anlaşıldığını bilenler var bu işin içinde bir iş diyerek daha bir dikkatle okuyacaktır yazının devamını. Ama heyecana gerek yok sizlerle yeni bir bilgi paylaşacak değilim . CHP’deki böcek konusunu  zaten Es Gazete’den okuma imkanı buldunuz.Ama böylesi önemli bir konuyu es geçemezdim.Zira CHP yasadışı dinlemeler iddiasını en çok gündeme getiren siyasi parti,hatta yasadışı dinleme izleme partide bir genel başkan değişikliğini bile sağladı.

Efendim, bilmeyenleriniz olabilir mesele şudur: CHP’li   Odunpazarı Belediye Meclis üyesi İbrahim Arslan’a partisi tarafından disiplin soruşturması açıldı. Soruşturmanın gerekçelerinden en önemlisi ise parti binasından yapılan grup toplantısında konuşulanları kaydetmek üzere kayıt cihazı siyasetteki meşhur adı ile böcek yerleştirmek. Soruşturmada habersiz ve izinsiz olarak ifadesi de dikkatimi çekti acaba grup toplantılarında haberli ve izinli kayıt nasıl olur diye düşündüm. Kimlerin bildiği kayıt alma işlemi izinli olmuş olur ve böyle izinli kayıtlar mevcut mudur ?

CHP il yönetimi de pek çok defa  genel merkezleri gibi yasadışı dinleme iddialarını yerelde gündeme getirdi. Bu haberden sonra kamuoyuna acaba ne diyecekler hakikaten merak ediyorum.Meseleyi tartıştığım bir arkadaşım görme engellilerin  köfte yeme hikayesini gündeme getirerek bunlar bu dinleme iddialarını ortaya atarken kendilerinden yola çıkmış olamazlar mı dedi.Bilirsiniz,görme özürlü iki vatandaşımız köfte yerken biri diğerine ikişer ikişer yeme der. Arkadaşı bu ikaza karşılık olarak görmüyorsun  beni nasıl böyle suçlarsın deyince ,ilki çünkü ben ikişer ikişer yiyorum cevabını verir. CHP’de patlak veren bu dinleme skandalı haklı olarak herkesin aklına bu hikayeyi   getiriyor.

Ama asıl akla gelen bu değil,İbrahim Arslan bu dinleme cihazı yerleştirme ihtiyacını neden hissetti? Kayıtları ne için kullanacaktı? ve kimlerle paylaşacaktı? Deniliyor ki; belediye başkan adaylığı böyle bir çalışma içine itmiş olabilir ortaya çıkmamış olsaydı İbrahim Arslan “İktidar bizi dinliyor bu   bir operasyondur. Arkadaşlarımıza tuzak kurulmuştur ben belediye başkan adayı değilim” der ama taşlar kuşlar kuşları vurduktan sonra “kamuoyu baskısına dayanamadım” diyerek timsah gözyaşları içinde bu görevi kabul eder.Bu yorumun akla CHP genel merkezindeki oval ofis izleme operasyonunu  ve sonrasını aklınıza getirdiğini biliyorum.Ancak o operasyonda hedef kişi sadece bir kişi idi  burada ise yorum sahipleri çok yönlü bir hesabı ortaya koymuş oluyorlar.Öyle bir hesap ki bir taşla vurulan taşın sayısı bir elin parmaklarını geçiyor.Bu taşla mevcut adayları,il yönetimini,AK Partiyi vuruyorsunuz.Tam bir temizlik operasyonu

Böylesi komplike bir oyun tek başına oynanmayacağına göre diğer oyuncular kim sorusuna şu soru cevap veriyor sanki. Bütün bunların vurulmasından en kazançlı kim çıkıyor.Sohbet ettiğim dostum bu soruma güldü ve birilerinin  temizlik yaparken haşere ilaçlama işini niçin ağırdan aldıklarını anlamak lazım…Parti içindeki karışıklıkları bile düşünen adam sayısının fazlalığı,tek adam siyasetinin olmayışı gibi gerçek dışı parlak sözlerle örtüp, sol siyaset ve siyasetçiyi övmek için kullanan kıymetli gazetecilerimiz bu böceklenme işine ne der? Böyle kirli yöntemlerden temiz bir siyaset çıkmaz diyerek eleştirmeliler diye düşünüyorum. Sesli düşünmüşüm ki arkadaşım eleştirmezler dedi . Hatta solun halkı dinlemek için teknolojiden faydalanması diye överler. Hadi be o kadar mı dedim. O kadar dedi.