Darbe günlerinde, tek başına iktidar dönemleri, olağanüstü dönemlerde en çok üzerine gidilen, 'işten atılan', kalemleri elinde alınan, mahkemelerde çile çektirilen, gözaltına alınan ve hapse atılan insanların başında; yazar-çizer, sanatçı-gazeteci olur.
İktidara yönelik toplumsal eylemlerde de en çok darbe alan gazeteciler olur.
Gazetecilere yönelik bu tür yoğun baskılar 'yandaş gazete-gazeteci' terimlerinin artması da bu iktidarın karnesine yazılan notlar. Gazeteciler üzerine sadece, başbakan, bakanlar, milletvekilleri değil iktidar partinin il yöneticileri gibi baskı yapmaya çalıştı.
Yani bunları yazdığımız için 'Şu medya böceğini ayağımın altında ezeyim" diye düşünenler olmuş olabilir.
Gazetecilere yönelik az da olsa iktidardan çalışma koşulları konusunda kendilerinden kaynaklanan 'hataları' görüp özür dileyen yöneticiler çıkabiliyor.
Örneğin Ak Parti Eskişehir İl Tanıtım Medya Başkanı Serhan Arıman gibi.
Pazar günü Başbakan Ahmet Davutoğlu il kongresi için Eskişehir'e gelmiş bazı etkinlikleri katılmıştı. Başbakan Davutoğlu'nu izlemekle görevli Eskişehirli basın emekçileri bir çok zorlulukla karşılaştılar. Gazetecilere ayrılan yerden başlayıp, başbakanlık korumaları ile mücadeleleri...
İşte bu yüzden özür diliyor Arıman.
Arıman'ın açıklaması şöyle:
"Değerli Basın Mensuplarımız, 07.12.2014 günü yapılan İl Kongremize teşrifleriniz bizleri onurlandırmıştır. Elimizde olmayan nedenlerle sizlere gereken ilgiyi gösterememiş bulunmaktayız. Sayın Başbakanımızın da kongrede misafirimiz olması nedeni ile hem yerel hem de Ankara’dan pek çok görevli polis memuru arkadaşımızla çalışmak ve salonun düzenlemesini Başbakanımızın da koruma görevlilerinin önerileri doğrultusunda hazırlamak durumunda kaldık. Sonuç olarak basın mensubu arkadaşlarımıza ayrılan yerin rahatça çalışmalarına yetecek ölçüde olmadığını da üzülerek fark ettik. Basın mensubu arkadaşlarımıza, kongremizde görev yapan muhabir ve kameraman ve fotoğrafçı arkadaşlarımıza bir kez daha teşekkür ediyor, kalabalıktan ve koruma prosedürü dolayısı ile yaşadıkları aksilikler varsa, bizleri mazur görmelerini temenni ediyoruz."