Önceki yazılarda bahsetmiştim Eskişehirle ilgili bazı isimlerle yol almak yazılarımıza pelesenk olacak …
Önceki yazılarda bahsetmiştim Eskişehirle ilgili bazı isimlerle yol almak yazılarımıza pelesenk olacak …
Bu durum yaşadığımız şehri ve bu şehre kadirşinaslık yapmış müstesna kişilerin bilinmesi, ahde vefa duygumuzun bir nebze yansıması olacaktır.
Bu haftaki yazıya da bu düşünceyle nasıl bir giriş yapayım derken yine aklıma düşen şehrimiz ve milleti için ekonomik anlamda cansiperane çalışan ve bu doku da katkı payı yüksek bir şahsiyetle sizleri tanıştırmak ya da bu özel insanı birlikte tekrar hatırlamak amacıyla başlayalım istedim.
Soralım bakalım Kazım Taşkent’i dedim ve yazdım.
Sanırım büyük çoğunluk Kazım Taşkent kim diye sordu.
Bir kısım ya bizim şeker fabrikasının önünde ismi var ya da en azından göz aşinalığımız var, ya da duyduydum demiş olabilir.
Benim için niyet hasıldır diyeyim ve başlıyayım.
Sivrihisar Caddesi tarafından giderken Eskişehir şeker fabrikası önüne yaklaştığınızda üstgeçitte yeşil beyaz zeminde yazılı “Türkiye Cumhuriyetini böyle sanayi müesseseleriyle zenginleştirenlere, güzelleştirenlere minnet” yazısı sizi karşılar.
Üstgeçidin diğer yüzünde ise Otogar tarafından Çarşıya doğru gelirken “ Eskişehir şeker fabrikası milli ülküye derin alakanın yükselmiş değerli vesikasıdır” 04,12,1933 Gazi Mustafa Kemal yazar.
Fabrikanın ana kapısına vardığınızda girişte ise kocaman “Kazım Taşkent Eskişehir Şeker fabrikası” yazar.
İşte bu Kazım Taşkent’i sordum size.
05 Mart 1991 Tarihinde vefat eden (vesileyle fatihayla yad ettiğim) Kazım Taşkent’i anlatmaya başlıyalım mı?
Arif Kazım Taşkent 1895 Preveze doğumlu Çanakkale, Kafkasya cephelerinde fiili bulunmuş büyük bir vatansever…
Atatürk’ün görevlendirmesiyle oluşturduğu ekiple Türkiye’de pancar tarımı ve şeker fabrikalarının kuruluşunu gerçekleştiren şahsiyet…
Eskişehir Şeker Fabrikası’nın temelinden açılışına kuruluşunu, işletmesini gerçekleştiren, devamında Yapı kredi bankasını kuran vatan ve millet aşığı abide bir millet evladı...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün esas İstiklal harbi nitelemesindeki iktisadi kalkınmada ve ülkenin bugünlere gelmesindeki cumhuriyet kazanımlarının yapılmasında büyük payı olanlardan biri...
Benim ise ilk Kazım Taşkent adını duymam da ortaokul yıllarına dayanır.
Hatırlayın “Doğan Kardeş” diye bir çocuk dergisi vardı.
Meraklı kişiliğimiz ve okuduklarımızı sorgulama alışkanlığıyla bu derginin adının alameti farikası nedir? demiştim.
Araştırdığımda Yapı kredi Bankası sahibi Kazım Taşkent’in İsviçre’de bir kazada kaybettiği oğlu Doğan Taşkent’in adını yaşatmak için Türk çocuklarına armağan ettiği efsane dergiye rahmetli evladının adını verdiğini öğrenmiştim…
İşte sebeple hafızamda Kazım Taşkent adı on seneler önceden vardır.
Rahmetli Kazım Taşkent, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderlik ettiği kurucu kadro ve iktisadi kurtuluş savaşını veren neslin bayrak isimlerinden biri...
Bu efsane isim bugün şehrimizde devasa bir sanayi tesisinde gururla yaşamaktadır, bunu da bilmenizi istedim.
Ana kapısından girmişken şehrimizin asli unsurlarından ve ekonomik kaynaklarından Şeker fabrikamızın Cumhuriyet kenti Eskişehir’de bulunmasının gerçek anlamda gururuyla sizlere bazı hassas noktalardan bahsedeyim.
_05 Aralık 2022 tarihinde 89. Doğum gününü kutlayacak olup; şehrimizin yüz akı ve istihdam kaynağı, övünç kaynağıdır.
_Eskişehir Şeker Fabrikası 01 şubat 1933 tarihinde temeli atılıp, 05 aralık 1933 tarihinde üretim açılışı 6 aylık süreçte yapılan bir başarı destanına sahip; Türkiye’nin Alpullu ve Uşaktan sonra ki üçüncü şeker fabrikası ve İlk senesinde de 83.157 ton pancar işleyip, 12.124 ton şeker üretmiştir.
_2019-2020 kampanya döneminde ise adeta bir destan yazılarak 1 milyon 124 ton pancar işlenerek, 152 bin ton şeker üreterek tüm zamanların işleme ve üretim rekoru kırılmıştır.
_Tabi bunun yanında melas ve küspe gibi yan ürünler ile özellikle salgın sürecinde kıymeti daha anlaşılan ve tıbbi imalat, temizlik sektörlerinin temel maddesi alkol, ispirto üretiminde fabrika önemini bizlere yaşatarak anlaşılmasını sağlamıştır.
_Beraberinde Türkiye’de hak mücadelesinde yine Eskişehir şeker fabrikası sektöründeki ilk sendikal teşkilatlanmanın olduğu yerdir.
4 mayıs 1948 tarihinde şeker işkolunda ilk sendika şehrimizde kurulmuş ve sonrasında bizden tüm ülke geneline yayılmıştır.
_Şeker fabrikamınızın, yanında bulunan şeker makina fabrikası da sessiz ve çok önemli bir misyon üstlenerek fabrika yapan fabrika ünvanına sahiptir.
Tüm detaylarıyla bir şeker fabrikasını kurup mevcutlarının takviye ve ilave edilmesinde de Eskişehir şeker makina fabrikası varlığıyla, bir diğer gurur kaynağımız olmaya devam etmektedir.
Tabi tüm bu olumlu duygular yanında bizim bildiklerimizden, yereli ilgilendiren özelliklerden bahsetmek te var.
Şeker fabrikasının şehrimizin spor, kültürel hayatında tümden yeri olan bir yapı olması…
Şekersporun şehir spor hayatına zor imkanlarda destek ve başarı sağlamaya devam etmekte olması...
Şeker stadının varlığı ve pek çok spor etkinliğinin burada gerçekleştirilmesi yerel hafızadadır…
(Kapanan Şeker çiftliği vardı bir zamanlar süt, ayran, yoğurt üreten artık yok olan...)
Yeşillikler içinde Sosyal tesislerinin mevcut olması ve özellikle yaz ayları ve cemiyet etkinliklerinin açık havada yapılması…
Yaşadığımız salgın sürecinin etkisiyle sosyal tesislerin eski hava teneffüs edilmese de temennim şehrin nefes yerleri olan bu noktaların eski günlerine dönmesidir.
Tam bu noktada Eskişehir şeker fabrikasının da odağında olduğu bir süreçten bahsetmek isterim.
Şeker fabrikamız ülke genelinde yaşanan şeker fabrikaları özelleştirme sürecinden tam anlamıyla sıyrıldı.
25 şeker fabrikasından 10 tanesi satıldı, kalan 15 şeker fabrikası o süreçte ülke genelinde ve Eskişehir’de yapılan tepki eylemleri ve bilinmeyen bir nedenle bu kapsamdan çıkarıldı.
Satılanlar da o ara gitti.
Kamuda kalan fabrikamız ve diğerleri şuan için Türkiye varlık fonuna bağlanmış durumda olup; akıbet olarak ne olacağı yada nereye varacağı da tam bir muamma durumundadır.
Tüm iyi dileklerim Türk Milletinin öz benliğinin eseri olan Kazım Taşkent Eskişehir şeker fabrikasının başına bir kaza gelmemesi yönündedir.
Bu bağlamda gündemi takip edenler de bilir ki Varlık Fonu bir özelleştirme idaresi durumundadır.
Kazım Taşkent Eskişehir şeker fabrikasının yenilenerek, güncellenerek daha da büyüyüp gelişmesi ve önemi her gün artan tarıma dayalı sanayi vasfıyla vatana, millete değer katmaya devam etmesi başat dileğimizdir.
Eskişehirimizin en müstesna yerinde, çok geniş bir alanda geniş bir coğrafyaya hitap eden ülkenin en kaliteli şekerini üreten fabrikamız gurur kaynağıdır.
Bir Cumhuriyet kazanımı olması ilelebet yerinde kalıp gönenç vazifesini icra etmesi ve bu vesileyle yukarıda bahsettiğim sektörel çalışanların hak mücadelesinin ilk hareket yeri olan Kazım Taşkent Eskişehir şeker fabrikasının, şeker camiasının emek veren, değer üreten çalışanlarını, hemşehrilerimizi saygı ve minnet ile selamlıyorum.
Çalışanların hakları için mücadelelerine şehadetimiz olan Şeker iş sendikası Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Ünder Başkan ile Eskişehir şube başkanı Hamit Dokuzlar bey’e kolaylıklar ve çalışmalarında başarılar diliyorum.
Özellikle yaz aylarında sizlerin de bildiğiniz Eskişehir şeker fabrikasından kaynaklı o meşhur şilempe kokusunun dahil olduğu Eskişehir’de yaşayanların beş olmazsa olmazını da hatırlatmak isterim sizlere...
1-Çok tatlı acı soğuğumuz,
2- jetlerin kulak zarı yırtan sesi,
3- kalabak suyunun dans ettiren anonsu,
4- trenlerin motor ve ray sesi
5- Şeker fabrikasının burun direği kıran o meşhur kokusu olmazsa olmazımızdır.
Şehrimizi yansıtan bu değerlerimiz bizimle müsemma bu yüzden bizimle kalsın diyorum.
Tadıyla, kokusuyla, gürültüsüyle, bu şehir’i çok seviyoruz.
Sevmeye devam edeceğiz...
Bizlere bugünleri bırakan Vecihi Hürkuş, Behiç Erkin, Kazım Taşkent ve tüm Kuvvacıların hatıraları baki, onların yolbaşcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk davası daimdir.
Saygıyla, muhabbetle, sağlıkla Cumhuriyet neferi Eskişehirli, Cumhuriyet kenti Eskişehir’de kalın.