Öncelikle bu satırları kaleme alırken Siirt’ten acı haber yüreğimize düştü. Ateş düştüğü yeri değil hepimizin yüreğini yakıyor. Beş güvenlik korucusu Eruh ilçe kırsalında girdikleri çatışmada şehit düştü. Milletimizin başı sağ olsun.
Sıcak gündem olması bakımından bir hususu yazarak yazımın başlığına döneceğim.
Dün akşam ABD’den gelen Suriye’ile ilgili açıklamalar sizlerin de dikkatini çekmiştir umarım. Trump efendi; binlerce insanın evinden yurdundan koparılıp,zulüm görüp can verdiği Ortadoğu coğrafyasında, özetle “kısa sürede Suriye topraklarından çekileceklerini” söyledi.
Ancak fazla süre geçmeden ABD Dış İşleri yetkilileri bu açıklamayı
Adeta yalanlarcasına “bilgimiz yok” dedi…
Ajanslar bu gelişmeleri “son dakika” haberi olarak geçerken Türkiye’de gündem “tosuncuk” ile “tosta tüküren kurye”ye sıkışmış durumda.
Tosta tüküren kurye hadisesini görünce midem kaldırmadığı için haberin içeriğini okuyamadım.
Ancak kendi evimizde bazen çocuklarımızın telefon/internet ile sipariş verdikleri gerçeğini önümüze koyarak bundan böyle sipariş verirken olayın Eskişehir’de yaşanması sipariş verirken yüz defa düşünmemiz gerçeğini kayıt ettik bir kenara.
Asla kabul edilemeyecek bu durum karşısında satışları dibe vuran firmalar müşteri güvenini sağlayacak tedbirleri almak zorunda.
Belki de “ruh hastası” olan bir kuryenin yaptıklarına karşılık işini namusu ve onuruyla yapan firmalarında hakkını vermek lazım.
Gelelim "tosuncuk” olayına namı diğer “Çiftlik Bank” vurgununa.
Aldığımız bilgilere göre dün Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir milletvekili verdiği soru önergesi ile konuyu meclis gündemine taşımak istemiş.
Ancak meclis çoğunluğu hadiseyi çok önemsiz gördüğünden midir bilinmez teklifin gündeme alınmasını reddetti.
Binlerce insanı dolandırmış, milyonlarca parayı iç edip yurt dışına kaçan “tosuncuk” hakkında verilen soru önergesinin reddedilme gerekçesini doğrusu herkes gibi bizde merak ediyoruz.
Çiftlik Bank soruşturmasında kırmızı bültenle aranan şahıs hakkında yüce milletin meclisinde görüşülmesi kadar doğal bir olayın gündeme alınmaması sizce de ilginç değil mi?
Tüm bunlar gündemde iken yeni bir çiftlik bank olayı daha ortaya çıktı. Herkes şaşkın.
İstanbul polisi, piramit satış yöntemiyle dolandırıcılık yapıldığı iddiasıyla "Birlik Beraberlik Tarım ve Hayvancılık İthalat İhracat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi' adı altında faaliyet gösteren şirkete operasyon başlattı.
Enser Erden ile oğlu Serkan Erden adlı kişilerin işletmeciliğini yaptığı şirketin tüm mal varlıklarına el konuldu. Piramit sistemi üzerinden yürütülen söz konusu yapının merkezinin İstanbul Şişli'de, çiftliğin ise Konya İçeriçumra'da olduğunu belirleyen Mali Şube polisi, şirketin sahipleri olduğu öne sürülen baba ve oğlunu yakalamak için Konya ve İstanbul'da operasyon düzenledi. Serkan Erden adlı şüpheli İstanbul'da gözaltına alınırken, babası Enser Erden ise Konya'da yakalandı.
Üyelik sistemi ile sözde ortaklarına döner sermayeli 49 yıllık kazanç kapısı açtığı ileri sürülen şirketin mağdur sayısı araştırılıyor.
Ne diyelim…Yarın hangi yolsuzlukla karşılaşacağız bilmiyoruz.
Bize göre ciddi bir ahlak sorunu yapılanlar ve yaşananlar. Kendisine emanet edilen paketin içine tükürmeler ve çiftlik kurarak binlerce kişiyi mağdur edenler, belki de buz dağının görünen kısmı…
Özetle; “sinekler bataklıklarda çoğalır” gerçeğinden hareketle “sanal dolandırıcılık” yapılan bataklığı kurutmadan, milletin meclisinde en ince ayrıntısına kadar gerçeklerin ortaya çıkarılıp sonucun kamuoyu ile paylaşılması yapılmadan “tosuncukların” önüne geçilemeyeceği ortada. Bizden söylemesi…
