Eskişehir’in iki genç başarılı Mimarları emek ve alın teri ile birikimlerini ülkelerinde yıkılmaya yüz tutmuş binlerce anısı olan binaları yeniden hayata tutundurup şehrimize güzellik katıyorlar. Bir binaya yeniden hayat veriyorlar.
Bu güzel başarılı çalışma tüm ince ayrıntılarıyla korunup yapılıyor. O yıkıntı mahallede bir çicek gibi açıyor.
Buraya kadar herşey çok güzel.
Eskişehir’in nostalji evlerine yeni bir kafe ve ismini yuva koydukları bir butik otel açmak istiyorlar. E nevar bunda diyecek olanlar bundan sonrasını duyurmak istiyorum.İstisnalar dışında tüm kurumların sadece içi doldurulamayan diplomalı, konusuna hakim olamayan insanların iş başında olması kurumların yüzünü karartıyor..
Nelermi oluyor ?. O küçük sokak meyilli olduğu için sel geliyor duvarlardan binaya su giriyor yani duvarlar su çekiyor ömrü daha kısa olacak. Bu birinci sorun.. Mimar arkadaşlar bir çok çözüm üretiyorlar sonuç alamıyorlar.
En sonun da estetik güzelliğe değer verdikleri için oraya uygun renkte duvarı koruyacak kadar granit mermer ile ceviriyorlar. Aman efendim dokuya uygun değil diye yaklaşık bir yıldır koruma kurulu kararı çıkmıyor. Hertürlü açıklama yapıldı en üst yetkililere görsel olarak anlatıldı. Fakat etraf da onlarca dokuya uygun olmayan uygulamalar varken o mermerleri de yıktırdılar.
Bu pandemi sürecinde insanlar bu kadar yatırım yapmış birçok insan buradan ekmek parası kazanacak iken, bu tür bir uygulamanın mantığını bulmak için herkesle konuştum bilgi verdim. Buna rağmen kimse dinlenmedi. Mantıklı bulup burada ki sorun çözülmeli diyen yetkililer dinlenmedi. Ne garip değilmi? Bu insanlar keyfi yapmadı bu masrafı diye düşünen olmadı maalesef. O güzel binanın şimdi etrafı yıkık dökük bir durumda ..
Yıkıntı sokakda çicek açmıştı. İnsanlar çiceklerin içinde huzur bulacaklardı. Ne yapmaya çalışıyorlar bir bilen varmı sizce?