Yasin Çakır Un Fabrikası’nda yaşananları takip ediyor musunuz? Burada çalışan 23 işçi yalnızca sendikalı oldukları ve daha insani yaşam koşulları istedikleri için işten çıkarıldı. İşçilerden birinin anlattığına göre; bundan birkaç yıl önce bir işçinin günlük yevmiyesi 1 çuval un ile aynı seviyede olurmuş, yani bugünkü fiyatına bakarsa bu yaklaşık 600 lira. Peki işçilerin günlük yevmiyesi kaç lira biliyor musunuz 180 lira. Aylık aldıkları maaş asgari ücretin altında kalıyormuş, fazla mesai yapmalarına karşın aldıkları ücret 5 bin lirayı bulmuyormuş.
İşveren, vergileri, ekonomik krizi gerekçe göstererek, zamanla maaşlarda iyileştirme yapacağına giderek daha kötü koşullar getirmiş. İşçiler uzun bir süre sabretmiş, ama koşullar düzelmemiş, ekmeği üreten işçi bu ekonomik kriz ortamında, giderek fakirleşmiş ve evine ekmek götüremez olmuş. Ve sonunda yapması gerekeni yapmış. Gıda İş’e giderek sendikalı olmuş, örgütlü mücadele ile haklarını kazanmak için adım atmış, tüm fabrika çalışanları olmasa da çoğunluk sağlanmış ve işverenle toplu sözleşme yapmak istenmiş.
İşte son günlerde haber yaptığımız basın açıklamaları, eylemler, işten atılmaların nedeni tam da bu. İşveren bir sözleşme olmadan işçinin hakkını vereceğini söyleyerek işçinin buna inanmasını isterken, bir anda 23 işçinin işine son verdi! Bu bize fabrika yönetiminin ne kadar hakkaniyetli davrandığını göstermeye yetiyor. İşten atılmalar sonrasında fabrika müdürü Mehmet Demir ile görüşmek istedim, ancak başka sebeplerle telefonlarıma yanıt verilmedi. Aslında konuşsam bile alacağım cevabı az çok tahmin ediyorum ama yine de sormak istiyorum; 23 işçiyi hangi gerekçe ile işten attınız?
Şu anda net asgari ücretin 5.500 lira olduğunu ve işçilerin çoğunlukla bunun altında maaş aldıklarını, fazla mesailerinin verilmediğini de ekleyelim. Yalnızca insanca yaşamak için daha iyi ücret ve çalışma koşulları istedikleri için işlerinden olan işçilerin sesine kulak verelim. Aynı yerde çalışan mesai arkadaşlarına da sesleniyorum, çalışma arkadaşlarınızı yalnız bırakmayın, bugün onlara yapılan haksızlığa sessiz kaldığınız sürece, çok yakın bir zamanda aynı adaletsizlik size de yansıyacaktır. İşçilerin gücü hep birlikte olmasından gelir, 1 işçi bile fabrikada kalmayıp bu direnişe tüm çalışanlar katıldığında işveren istediği gibi hareket edemez.
1925 yılında kurulmuş, “köklü” bir firma olan Yasin Çakır Un Fabrikası’nın kurucularına, sahiplerine, yöneticilerine de seslenmek istiyorum, 3 gün eylem yapılır, sonra da unutulur diyorsanız çok yanılıyorsunuz, biz işçilerin sesini duyurmaya ve yapılan haksızlıktan vazgeçilinceye kadar haber yapmaya devam edeceğiz. Siz de neredeyse 1 asırlık geçmişe sahip, çalışanları ile büyümüş bir kurum olarak, çalışanlarınıza, emeği ile sizi büyüten işçilere, verdiğiniz değeri gösterin. Firmanızın adı, işten çıkarmalarla değil işçi haklarına duyduğunuz saygı ile anılsın, çalışanları işten çıkararak kısa bir süre için onların sesini kıstığınızı düşünebilirsiniz peki Eskişehirlinin zihninde oluşacak kötü imajı nasıl düzelteceksiniz?